RIFAT DOĞAN
Cumhuriyetin önemli miraslarından Ankara’daki 1’nci derece doğal SİT alanı Saraçoğlu Mahallesi için hazırlanan plana göre bütün parsellerin altına otopark yapılacak. Mimarlar Odası Ankara Şubesi dava açmaya hazırlanıyor.
Tarihi mahalle bakanlar kurulu kararıyla ‘riskli alan’ ilan edilmiş, bazı yurttaşlar polis zoruyla evlerinin kapıları kırılarak zorla yerlerinden edilmişti.
Saraçoğlu Mahallesi ile ilgili ‘Kentsel SİT Alanı ve Etkileşim Geçiş Sahası 1/1000 ve 1/5000 Ölçekli Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planları’, 16 Mart tarihi itibariyle askıya çıkarıldı. Yeni plana göre mahallenin yüzde 17’si konut olarak kalacak, yüzde 7’si park olarak düzenlendi, yüzde 33’ü turizm+ticaret alanı ve yüzde 5’i ticaret alanı olarak planlandı.
‘Bütün değerlerini kurutacak bir plan’
Planı değerlendiren Mimarlar Odası Ankara Şubesi Yönetim Kurulu üyeleri, “Bu aslında Saraçoğlu Mahallesi’nin ranta kurban edilmesi ve taşıdığı bütün değerlerin yok edilmesi anlamına geliyor. Koruma amaçlı imar planı değil. Saraçoğlu Mahallesi’nin bütün değerlerini kurutma amaçlı bir imar planı olduğu üzerindedir. Ağaçlar dahil tüm potansiyellerini kurutacaktır” dedi.
Mimarlar Odası Ankara Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Tezcan Karakuş Candan da mahallenin tarihsel önemine dikkat çekerek 1979 yılında 1’nci derece kentsel SİT alanı olarak tescil edildiğini belirtti.
’10 bin metrekare inşaat alanı’
“Plan değişikliğiyle, konut alanı ticaret ve turizm alanı ile birlikte, birlikte tüm ada parsellerin altının otopark olarak kullanılmasının yaya ve taşıt trafiğine bağlantıların zemin üstünde kurulmasının önü açılmakta ve 10 bin metrekarelik yeni inşaat alanı önerilmektedir” diyen Candan, değişikliği yargıya taşıyacaklarını belirtti.
Değişikliğin mahalleyi betonlaştırmak anlamına geldiğini dile getiren Candan, “Saraçoğlu Mahallesi’nin altının otopark olması önerisiyle karşımıza geliyor. Böyle bir katliamı kabul etmemiz mümkün değil. Saraçoğlu Mahallesi otopark olamaz. %40’a varan ticari alan önermesi ile, hem toprağın altını hem de ağaçların gölgesini satacak bir rant süreci ve ağaçların değerlerin kurutulmasına olanak sağlayacak bir planla karşı karşıyayız” dedi.
‘Ben bu plana güvenmiyorum’
Mimarlar Odası Ankara Şubesi Başkan Yardımcısı Ali Atakan ise “Saraçoğlu Mahallesi’ne kendi bağlamından koparmadan bütüncül olarak bakmak lazım. Kızılay Kent Merkezi ve Güvenpark, Bakanlıklar, TBMM ve Saraçoğlu Mahallesi’ni bütün olarak ele almalıyız” diye konuştu.
Mimarlar Odası Ankara Şube Sekreteri Nihal Evirgen de düşüncelerini şöyle paylaştı: “Zemin üstünde sadece turizm fonksiyonlu yapılar yapılacak olup, en çok üç kata kadar veriliyor. Turizm amaçlı yapılar deyince özellikle Büyükşehir Belediyesi’nden itibaren devam eden, turist getirme anlayışı beni biraz ürkütüyor. Turist getirme amaçlı en büyük alan olan Ankapark ve Gökçekten geriye kalan en büyük israf alanıdır. Turizm amaçlı alanda ne tanımlıyor? Ben açıkçası güvenemiyorum, ticarete açtıklarında oranın neye dönüşeceği belirsiz. Burada gerçek bir yoğunluktan bahsediliyor demek. Kentsel SİT özelliğini bu yoğunlukla koruyamaz”
Mimarlar Odası Ankara Şube Yönetim Kurulu Üyesi Muteber Osmanpaşaoğlu ise “Plandan yalan fışkırıyor. Asla olmayacak bir koruma bu. Bu koruma değil, koruyacağınız alanın altını açıp otopark yapmamanız gerekir. Saraçoğlu’na otopark yapılacak ve Saraçoğlu giriş çıkışlarla köstebek yuvasına döndürülecek anlamına geliyor” ifadelerini kullandı.
Saraçoğlu Mahallesi’nin tarihi
1940’larda planlanıp hayata geçirilmiş cumhuriyetin ilk toplu konut projesi. Saraçoğlu Mahallesi’nin temelini 1944 yılında dönemin Başbakanı Şükrü Saraçoğlu attı. Mahalle, 1945 yılında Alman mimar Paul Bonatz tarafından projelendirildi. Cumhuriyet döneminin üst düzey bürokratlarına lojman olarak yapılan 434 konutluk yerleşim biriminin yapımı 1946 yılında tamamlandı.
Mahalle, geniş bahçeli evler, yürüyüş yolları, tiyatro, kütüphane ve okuldan oluşuyor.