Kadıköy Anadolu Lisesi ve Maarif Koleji mezunları, okula yeni başlayan öğrencilere simit parçaları atılmasından sonra çıkan tartışmalara yönelik açıklama yaptı.
Kadıköy Maarif Koleji ve Anadolu Lisesi Mezunlar Derneği (KALİD) ve Kadıköy Anadolu Lisesi Eğitim Vakfı’nın (KALEV) sosyal medyada yayınladığı ortak açıklamada “Son yıllarda artış gösteren, okulumuza ve öğrencilerimize yönelik, sosyal medya üzerinden yapılan karalama ve linç kampanyaları bugünlerde de devam etmektedir” dendi.
Kadıköy Anadolu Lisesi’nde okulların açıldığı gün çekildiği ileri sürülen görüntüler sosyal medya hesaplarında çok sayıda kişi tarafından paylaşılarak eleştirilmişti. İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü inceleme başlatmıştı.
Mezunlar, bunun 2000’li yılların sonunda ortaya çıkan bir karşılama töreni olduğunu, atılan bayat simitlerin daha sonra martılara ve sokak hayvanlarına verildiğini aktardı.
İki mezun kurumunun açıklamasında her yıl okulların açıldığı ya da lise yerleştirme sınavlarının açıklandığı günlerde bir sebep bahane edilerek Kadıköy Anadolu’ya yönelik karalama kampanyaları yürütüldüğü, velilerin ve Maarif camiasının etki altında bırakılmaya çalışıldığı savunuldu.
‘Sıradanlaştırılamaz’
Açıklamaya şöyle devam edildi: “Okulumuzun 64 yıllık tarihinde yetiştirdiği 15 bini aşkın mezunun milli değerler ve kültürümüze bağlılığını ya da vatanseverliğini tartışmak da kimsenin haddi değildir.
Kadıköy Maarif camiası sıradanlaştırılamayacak ya da algı operasyonları ile şekillendirilemeyecek kadar güçlü ve birbirine kenetlenmiş bir camiadır.”
1955’te kurulan ve o dönemdeki altı maarif kolejden biri olan Kadıköy Anadolu Lisesi iki sene önce ‘proje okul’ statüsüne alınıp 71 öğretmeni, ‘TOMA’lar eşliğinde’ sürgüne gönderilmişti. Okulda 1999 yılından bu yana yapılan ve en büyük lise etkinliklerinden biri olarak kabul edilen bahar festivali ‘Kalfest’e ilçe milli eğitim müdürlüğünden “Bu gelenek yanlış, bundan sonra yaptırmayacağım” sözleriyle karşı çıkılmıştı. Festival okul dışında yapılmaya başlamıştı. Öğrenciler, veliler ve mezunlar yaşananları protesto ederek, bunları okula yönelik siyasi baskı olarak değerlendirmişti.