Yenikapı’da toplanan 5 milyon yurtseverin baskısıyla ‘mış’ gibi yapan Kemal Kılıçdaroğlu, toplumsal uzlaşı treninden kaçmak için aradığı durağı nihayet buldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Lozan Anlaşması’na yönelik eleştirilerine balıklama atladı. Her zaman olduğu gibi, kendini rahat hissettiği minder dışına çıkıp, Cumhurbaşkanı’nın ülkenin tarihiyle ilgili fikri düzeydeki eleştirilerini, kahvehane ağzıyla karşıladı.
Hâlbuki azıcık mantık sahibi birinin algılayacağı üzere Cumhurbaşkanı’nın Lozan’a yönelik sorgulayıcı tavrı, kemiksiz bir emperyalizm eleştirisi!
Yani Erdoğan’ın hedefinde, Lozan’da ne yazık ki kayda değer bir başarı gösteremeyen heyetten ziyade, bir koyup 12 ada alan kolonyalistler ve onların bugünkü temsilcisi küresel muktedirler var.
Artık anladık Kemal Bey. Derdiniz ülkeyi yönetmek için iktidar olmak değil. Tam aksine, ülkeyi yönetilmez kılmak için muhalefetin başında kalmak. Küçük olsun benim olsun diyorsunuz. Ama inanın sürekli bel atına inerek, Cumhuriyet’i temsil eden ve aynı düzeyde olmadığınız Erdoğan’la polemiğe girmeye çalışarak yürümez bu iş.