Sol eğilimli Fransız gazetesi Libération’un hissedarları, mali krizi aşmak için gazeteyi bir tasarım projesine dönüştürmeye girişince isyan başladı.
Geçtiğimiz hafta çıktıkları bir günlük greve ara vererek, okurlarına durumu anlatmayı seçen Libération çalışanları 9 Şubat tarihli sayılarına ‘Biz bir gazeteyiz‘ başlığı attı. Çalışanlar, birinci sayfasının tamamını “Biz bir gazeteyiz; lokanta değiliz, sosyal ağ, TV stüdyosu, kültür alanı ya da bar değiliz. Liberation’un çalışanları hissedarların projesine cevap veriyor” manşetine ayırdı. İçeride de dört sayfayla neden greve gittiklerini ve 7 Şubat’ta neden gazete çıkarmadıklarını 100 bin okuyucuya bir açık mektup yayımladılar.
Bizi sadece ‘marka’ya çevirir
Editoryal yazının ana fikri, projenin başarı şansının olmadığı ve Libération’u sadece bir ‘marka’ya çevireceği üzerine kuruldu.
Tartışmanın fitilini ateşleyen, Libération hissedarlarından Bruno Ledoux‘nun, Paris’teki gazete binasını kültür merkezine dönüştürmesi için ünlü Fransız tasarımcı Philippe Starck’ın kapısını çalması oldu. Ledoux tarafından hazırlanan değişim planı bir epostayla sızınca isyan kaçınılmaz oldu.
Para, para, para
Hissedarlar, binanın ‘sosyal ağların etkin kullanıldığı dijital bir haber merkezine’ çevrilip içerisinde ‘sanat merkezi, bar ve televizyon stüdyosu’ olmasını istiyor. Tabii çalışanların başka bir yere taşınması ve gazete içeriğinin sosyal medyaya ya da en azından ‘nakde çevrilebilir’ multimedya platformalara taşınması da bu planın bir parçası…
Çalışanların uyarılarına kulak asmış görünmeyen Bruno Ledoux, projenin var olmak için tek şans olduğunu vurguladı. Ledoux, “Planımız tek uygulanabilir çözüm. Eğer çalışanlar reddederse, Libération’un bir geleceği olmaz” dedi.
Geçen yıl 1 milyon avrodan fazla zarar ettiği belirtilen Libération’un satışları da yüzde 15 oranında düştü.