MHP’nin sınır ve sorumlulukların belirlendiği bir başkanlık sistemini savunduğu öne sürüldü.
Habertürk’ten Saliha Çolak’ın haberine göre MHP, AKP’nin Meclis’e götüreceği teklifin ‘denge-denetleme’ mekanizmaları ve ‘sorumluluk’la sınırlandığı bir sistem istiyor.
Anayasa’nın ilk dört maddesi değiştirilmesin
Buna göre MHP, Anayasa’nın ilk dört maddesine herhangi bir müdahaleyi veya üzerinde tartışma bilr yapılmasını istemiyor.
‘Üniter yapı bozulmasın’
MHP, ‘başkanlık sistemi’ ile gündeme gelen eyalet tarzı bir yapıya geçilmesini ya da bunun önünü açacak bir değişikliğin yapılmasını kabul etmezken, yerel yönetimlerin güçlendirilmesi gibi adımların HDP tarafından ‘fırsat’ olarak kullanılacağını düşünüyor.
Kuvvetler ayrılığı ayakta tutulsun
MHP’nin ‘başkanlık sistemi’nden esas beklentisi ise, tüm yetkilerin başkanda toplandığı değil, yetkilerin bölüşüldüğü, kuvvetler ayrılığı ve parlamenter sistemin ana unsurlarının ayakta tutulduğu, denge ve denetleme mekanizmalarının kurulduğu bir sistem.
‘Tek adam’ görüntüsü oluşmasın
Başkanın her şeye tek başına karar vermesinden ve Bakanlar Kurulu’nun işlevsiz kalması halinde ‘tek adam’ görüntüsünün oluşmasından endişe duyan MHP, karar mekanizmasında da yetki paylaşımı için etkili bir başkan yardımcısı makamının düzenlenmesini istiyor.
Tartışma nasıl başladı, kim ne dedi?
Bahçeli, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın makamının ‘tarafsızlığına gölge düşürdüğünü’ savunmuş, ilk tercihinin Erdoğan’ın yasal sınırlara çekilmesi olduğunusöylemişti. Bahçeli, bunun olmaması halinde başkanlık sisteminin Meclis’te oylamaya sunulmasını, yeterli sayıya ulaşılmazsa da referanduma götürülmesini istemişti.
Bahçeli’nin açıklamalarının ‘umut verici’ olduğunu söyleyen Yıldırım, parlamenter sistemin Türkiye’nin sorunlarına çare olmadığını söyleyerek, ‘başkanlık sistemi’ni içeren anayasa teklifini en kısa sürede Meclis’e getireceklerini ve sonuç ne olursa olsun referanduma gidileceğini açıklamıştı.
Bunun üzerine MHP’den peş peşe ‘düzeltme’ gelmiş, Bahçeli’nin sözlerinin ‘başkanlık sistemine destek’ olarak yorumlanamayacağı, MHP’nin parlamenter rejimin devamından yana olduğuvurgulanmıştı.
CHP ise ‘başkanlık’ tartışmasında AKP ile MHP arasında ‘gizli pazarlığı’ işaret ederek, “Ne böyle tartışma içinde oluruz ne de böyle bir sistemin Türkiye’de yer almasına izin veririz. Partili cumhurbaşkanlığı konusundaki tavrımız da aynı” demişti.
Yine ‘AKP-MHP ortaklığı’na dikkat çeken HDP de şu anda en önemli olanın CHP’nin alacağı pozisyon olduğunu açıklamıştı.
İktidar temsilcileri de MHP’nin ‘düzeltme’lerini duymazdan gelmiş, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, AKP ve MHP’nin anlaşması halinde 2017 yılının başında referandum yapılabileceğini söylemiş, Anayasa Komisyonu Başkanı Mustafa Şentop da referandumun 2017 baharında yapılabileceğini belirtmişti.
Tartışmaya kayıtsız kalamayan Erdoğan da partilere referandum çağrısı yaparak, “Milletim bu işe‘Evet’ diyorsa adım atalım. İstiyorum ki patinaj yapmayalım, hızla yola devam edelim”demişti.
Son olarak AKP’li Hayati Yazıcı, başkanlık sistemi’yle ilgili teklifin ocak ayında Meclis’e gelebileceğini, nisan ayında da referanduma gidilebileceğini söylemişti.
Meclis aritmetiği
Parlamentoda oy kullanma yeterliliğine sahip 316 milletvekili bulunan AKP’nin, olası bir anayasa değişikliğini tek başına referanduma taşıyabilmesi için gereken 330 rakamına ulaşabilmekte en az 14 sandalyeye daha ihtiyacı bulunuyor.
MHP’nin Meclis’te 40 sandalyesi mevcut.