Hürriyet gazetesinin hükümete yakınlığıyla bilinen yazarı Abdülkadir Selvi, 15 Temmuz gecesi darbeye kalkışan askerlerin ABD Genelkurmay Başkanı Joseph Dunford’a ulaşmaya çalıştığını iddia etti.
Selvi’ye göre Dunford, ‘sürecin bir parçası olmamak adına’ telefona yanıt vermedi.
Selvi bugünkü yazısında, 15 Temmuz gecesi darbe yapmak isteyen ‘FETÖ’ mensubu askerlerin, ele geçirdikleri genelkurmay başkanlığı özel kalemi ofisinden birçok kritik noktaya telefonla ulaşmaya ve yönetime el koyduklarını söyleyemeye çalıştıklarını öne sürdü.
Askerlerin aradıkları yerlerden biri de ABD karargahıydı. Selvi’ye göre darbeci askerler şu mesajı verecekti: “Sabah, NATO’ya bağlı TSK mensuplarını ihraç edecekleri bilgisini aldık. Sabaha kadar beklersek çok geç olabilirdi. Sizi uyaramadık ve istişare etme imkanımız olmadı. Elimizi çabuk tutmak zorundaydık. Biz de rejime el koyduk. Desteğinizi bekliyoruz.”
‘Sürecin parçası olmamak için telefona çıkmadı’
Ancak karargah, mesajın alınmasına rağmen telefonu ABD Genelkurmay Başkanı Dunford’a bağlamadı.
Selvi, Dunford’ın ‘sürece dahil olmamak adına’ telefona çıkmadığını yazdı: “Dunford o gece yorucu Afganistan gezisinde istirahate çekilmiş durumdaydı. Daha önce program dışı uyandırıldığında çok sert tepki gösterdiği için uykusunun bölünmediği söyleniyor ama kazın ayağı öyle değil. Dikkatli gözlemciler, Dunford’ın sürecin bir parçası olmamak için görüşmediği düşüncesinde.”
Hürriyet yazarı, 15 Temmuz öncesi Gülen Cemaati mensuplarının ABD’de Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan hakkında yoğun bir anti-propaganda yaptığını, bu nedenle de ABD’nin telefonu sürpriz olarak karşılamadığını aktardı.
Ankara’nın görüşü
Selvi, aynı gece kısa süre önce ABD başkanlığına seçilen Donald Trump’ın Ulusal Güvenlik Danışmanı General Mike Flynn’in de arandığını yazdı.
Trump’ın seçildikten sonra Erdoğan’la görüşmesinin, ekibinin de Türkiye’nin tezlerine yakın durduğunu anlatan Selvi, şunları yazdı: “Trump’un ulusal güvenlik kadrosunda yer alması beklenen Flynn’in konuşmasının, CIA direktörlüğüne getirilmesi beklenen Mike Pompeo’nun tweet’inin ön plana çıkarılması Ankara’da bir tuzak olarak görülüyor. Trump yönetimi ile ilişkiler başlamadan bu alanı zehirlemeye dönük çaba olarak değerlendiriliyor. Çünkü Trump’ın ekibinin, Hillary Clinton’ın ekibinin Gülen’le ilgili vergi kaçakçılığı, Göç Kanunu ihlalleri, adaylara yardım kampanyaları ihlalleri gibi açılan soruşturmaları kapattıklarını tespit ettikleri belirtiliyor.”