CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, dün Boğaziçi Üniversitesi’nin kapısına öğrenciler giremesin diye kelepçe takılmasını “Darbe döneminin, 20 Temmuz darbesinin bundan daha güzel fotoğrafı olabilir mi?” diye yorumladı.
Kılıçdaroğlu, parti genel merkezinde CHP muhabirleriyle bir araya gelerek, soruları yanıtladı, açıklamalarda bulundu.
Boğaziçi Üniversitesi’nde rektör ataması sonrası protestolar sorulan Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin ‘bir sivil darbenin içinde olduğunu’ vurguladı.
CHP genel başkanı, Yükseköğretim Kurulu’nun (YÖK), ’12 Eylül darbe hukukun bir sonucu kurulduğunu ve bugün de varlığını sürdürdüğünü’ ifade etti ve şunları aktardı: “Erdoğan istediğini rektör olarak atayabiliyor. Tek koşulu var, partili olması lazım. Erdoğan’ın yanında durması onu alkışlaması lazım. Bilimsel özerkliğe hiç önem vermemesi lazım. Sadece görevi Erdoğan’ı ve arkadaşlarını alkışlamak. Bu niteliklere sahip olan kişiler rahatlıkla üniversitelere rektör olarak atanabilir.”
Akademik özerkliğin çok önemli olduğuna vurgu yapan Kılıçdaroğlu, bilim üretilen yerlerde akademik özerklik olması ve her türlü düşüncenin özgürce tartışılması gerektiğini belirtti.
CHP genel başkanı, AKP Sözcüsü Ömer Çelik’in, rektör atamasına ilişkin, “Bir kişinin siyasi kimliğinin olması suç değildir” demesini ise şöyle değerlendirdi: “Erdoğan ilk iktidara geldiğinde rektörler nasıl seçiliyordu? Üniversiteler seçiyordu, üç aday belirliyordu, gönderiliyordu Cumhurbaşkanı bunlardan birini seçiyordu. Ne oldu 20 Temmuz’dan sonra, seçim kaldırıldı, bir kişi yetkili kılındı, o kişi üniversiteye rektör atıyor. 12 Eylül darbesiyle, 20 Temmuz darbesi arasında hiçbir fark yok, yaptıkları bu.”