Başlık seksenli yılların sevimli bir filmine gönderme. Arjantin ve Hollanda’daki seçim sonuçlarına bakılırsa günümüzde çıldırmış gibi gözüken, seçmenler.
Yazarlar
Üç ustadan diyalog dersleri
Yeni çıkan röportaj kitabı ‘Yoksul Evler’i okurken şu geldi aklıma: Acaba artık o tazelikle konuşamıyor muyuz, o diri ve duru dili neden kaybettik?
Meşrubat, kahve ve hastane!
İktidarın irili ufaklı nimetlerinden yararlanma arzusu ve seyredenin yüzünü kızartan paylaşım telaşında, kendi çıkarına olmayan hiçbir konuyla ilgilenmeyen, kendine benzemeyenin yüz yüze kaldığı dehşet verici adaletsizlere sessiz kalan ya da teşvik eden, hemen her eleştiri karşında bol sövgülü öfke nöbeti geçiren, ülkesindeki muhaliflerin canına okunmasına alkış tutan insanların, ‘karşı çıkışını’ dikkate almak olanaksız.
‘Birleşmiş Milletler’in Merkez’i
Merkez Restaurant eski bir meyhane. Çoğu birayı tercih eden müşterileri de çevresi gibi rengârenk. Etrafı seyretmekle bile gün geçer burada.
Almanya gezisinin ardından
Savunma sanayii üzerinden yeniden hareketlenecek ilişkiler hem Türkiye’nin savunma ihtiyaçlarına hem içeride giderek düşen demokrasi çıtasının yeniden yukarı çekilmesine fayda sağlayabilir.
Pasif direniş değil, aktif kabul
Ya aktif kabule geçip hayatınıza devam etmeye çalışırsınız ya da pasif direnişte kalır, durumdan sürekli şikâyet eder ve durumu farklı şekillerde kontrol etmeye çalışıp durduğunuz noktaya kök salarsınız.
Bir diken de kendime batırayım
Okur Serhat Tutkal iğneyi kendime batırma zevkini bahşetti bana. Kadir Cangızbay hocanın ‘uzun yıllar’ ibaresinden hazetmediğini, ‘yılın uzunun kısası olmaz’ diyerek muhatabına çıkıştığını aktardı.
Ekranda at yarışı, duvarda Marilyn, fonda Müslüm Baba
Kerahat vaktinden önce kapıdayım. Mekanın bütün camları film kaplı. Dışarıdan kasvetli bir havası var. Girip selam veriyorum, gayet ilgili bir genç, “Abi hoş geldin” diye karşılıyor. Sanki dün de gelmişim gibi, samimi ve sıcak kanlı. Sağdaki altı kişilik masayı gösteriyorum, “Şöyle oturayım”, “Sıkıntı yok abi” diye buyur ediyor. Yüzüm içeriye dönük yerleşiyorum. Fonda Müslüm Gürses’ten ‘Hasret Rüzgarları’ çalıyor.
Bir adım, bir adım daha… Bir ‘dip’ olmayabilir!
Kemal Gözler ‘Elveda Anayasa’ diyeli altı yıl oldu. Demek ki sıklıkla dile getirildiği gibi ‘sözün bittiği yerde’ değil, başka ve vahim bir aşamadayız.
Deneyimli garantör devletten Filistin’e garanti
Önce mevcut duruma, daha sonra da uluslararası garantörlük konusuna bir bakarsak bu önerinin ne kadar gerçekçi olduğunu değerlendirebiliriz.
- « Önceki Sayfa
- 1
- …
- 7
- 8
- 9
- 10
- 11
- …
- 267
- Sonraki Sayfa »