• 9 SORUDA
  • DİKEN ÖZEL
  • GÜNÜN 11’i
  • DİKENLİK
  • AKŞAM POSTASI
  • VPN HABER
  • ENGLISH

Diken

Yaramazlara biraz batar!

  • VİTRİN
  • AKTÜEL
  • ANALİZ
  • DÜNYA
  • MEDYA
  • KEYİF
  • AGORA
  • SANAT
  • GÜNÜN ESERİ

Karantinada çocukların ruh sağlığı: Sürekli kaliteli zaman beklentisi doğru değil

10/04/2020 11:20

Türkiye’de 10 Mart’ta ilk Covid-19 tanısı açıklandığı günden beri toplumun yarısından fazlası evlerinde izolasyon halinde. Okulların da online eğitime geçmesiyle ebeveynlerin yükü iki katına çıktı. Kendileri de bilinmezlik ve kaygılarla mücadele eden anne babalar, bir de çocukların ruh sağlığını korumaktan da sorumlu. Ama evlerde işler kolaylıkla çığırından çıkabiliyor.

Fotoğraf: Reuters

Kısa Dalga Podcast’ten Nazan Özcan, karantina günlerinden çocukların ruh sağlığını da korumakla yükümlü anne babalar ve bilmedikleri bir durumla karşı karşıya kalan çocukların psikolojisini ‘normal’ tutmak için yapılması gerekenleri psikolog ve hipnoterapist Şükran Sarp ile konuştu.

Reklam

Sarp şu ifadeleri kullandı: “Çocuklar dünyayı anlamak için yetişkinin gözbebeğine bakarlar, neler oluyor, acaba güvende miyim diye bizi izleyerek, anlarlar. Çocuğunuzla konuşun. Yeni doğmuş bebeğiniz varsa bile onunla konuşun. Her şeyin yolunda olduğunu, güvende olduğunu anlatın. 

Çocuklarınıza soru sorun: ‘Sence neden dışarı çıkmıyoruz, neler olduğunu farkında mısın, gel biraz sohbet edelim, nasıl hissediyorsun?’

Siz ne yaparsanız yapın, sizler de çocuklarınız da çığırınızdan çıkabilirsiniz. Çünkü şu an olağanüstü bir hal yaşıyoruz. Ve stresimizi çok yüksek. Yönetemeyebiliriz. Bunları kendimizden bekleyeceğiz. Çocuklardan da bekleyeceğiz. 

Reklam

‘Hiçbir şey yapmamayı istemek bir haktır’

Kendimizden de çocuklarımızdan da çok yüksek ve gerçekçi olmayan mesela evde sürekli üretken olmak, sürekli kaliteli zaman geçirmek gibi beklentiler içinde olmamalıyız. Hiçbir şey yapmayı istememek ve yapmamak bir haktır. 

Tavsiye ettiğimiz hiçbir şeyin görev olmadığını, sizi beslemesi gerektiğini, bunun yolunun da içinizden gelen zamanda samimiyetle yapmanız gerektiğini hatırlayın. Hiçbir şeye mecbur değilsiniz. Bazen öylece durabilmek, kendiyle konuşabilmek, hatta kendiyle konuşmadan sessizleşebilmek hem haktır hem de meziyettir. 

Sabah kaçta kalkıyorsanız kalkın, mümkünse uyku saatlerinizi değiştirmeyin, evde kalıyorsanız bile lütfen bütün gün uyku kıyafetlerinizle dolaşmayın, saçınızı taramadan geçirmeyin.  Çocuklarınızı giydirin, kendinize de özen gösterdikten sonra çocuğunuzun gözünde bunlar sığınacak limanlar olacaktır. 

‘İyi bir takım olmayı deneyin’

Çok iyi eş olmak, çok iyi anne baba olmak, çok romantik olmak vs. değil, ne olursa olsun, iyi bir takım olmayı deneyin ailenizle. 

Eğer çok paniğe kapılıyorsanız ve kendinizi durduramıyorsanız, telefon defterinizde mutlaka böyle durumlarda aranacak, iki-üç isim olsun. Ekstra bir durum yaşıyoruz, gece yarısıymış, korkutur muyum, gibi fikirler gelebilir. Bunları bir kenara bırakalım, çünkü bu sıra dışı bir durum ve hepimiz birbirimize destek olmakla mükellefiz. 

Özellikle kriz anlarında ağzınızdan nefes almayın. Paniğe kapılmaya başladığınızda, burnunuzdan alın. Sizi sakinleştirecek ve kaslarınızın gevşemesini de sağlayacak aynı zamanda. 

Gece yatmadan önceki en son düşünceleriniz, gece bilinçdışında işlenmeye devam eder. Kuvvetle ihtimal sabah kalktığınızda nasıl hissettiğinizi de belirleyecek. Gece en son düşüncelerimiz ‘Sabah çok iyi hissederek uyanıyorum, yarın son derece güvende olduğum, iyi hissettiğim bir gün olacak’ olsun. Göreceksiniz ilk seferden itibaren işe yarayacak.

‘Her güne bir hedef belirleyin’

Her güne küçük ve basit bir amaç koyun, bu bizi iyi tutar. Mesela yarın çocuğunuza seninle kurabiye yapacağız de olabilir, kitaplığı da düzenleyeceğiz de olabilir, ertesi güne belirgin bir hedef koyunuz. Küçücük de olsa bir amaç. Kendiniz için de çocuğunuz için de çok rahatlatıcı olacak. 

Çocuklar için ekran süresi de olmalı. Üç yaşına kadar izlemesin, izlerse 15 dakika, maksimum yarım saate çıksın. Beş-altı yaşına kadar 45 dakikaya kadar çıkabilir. Ama o da bütün şeklinde değil, gün içine bölünmüş şekilde verilebilir. Eğer hiç vermediyseniz bugüne kadar, sıkın dişinizi çünkü bu günler geçecek.”

Filed Under: Aktüel

SON HABERLER

Ya lidersindir ya değilsindir

Patronluğu ahkam kesmek, disiplini bağırıp çağırmak, liderliği ise “Ben yaptım oldu” demek sanan azımsanmayacak bir grup insan var etrafımızda.

‘Dönerle dans’a hem inceleme hem suç duyurusu

Kırklareli Tarım ve Orman İl Müdürlüğü, Pınarhisar ilçesindeki et entegre tesisinde hazır döner paketleyen iki çalışanın maske kullanmadan etlerle oynayarak çektiği video ile ilgili inceleme başlattı.

Yavaş: EYT’li hemşehrilerimizin GSS primlerini ödemeye başlıyoruz

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Genel Sağlık Sigortası (GSS) primlerini yapılandırmayan ve Ankara’da yaşayıp büyükşehir belediyesine başvuran emeklilikte yaşa takılanların (EYT), GSS primlerini, yeni kararname çıkana kadar ödemeye başlayacaklarını söyledi.

Avrupa Parlamentosu: Demirtaş ve diğer siyasi tutukluları serbest bırakın

Avrupa Parlamentosu, ‘Selahattin Demirtaş ve diğer siyasi tutukluların’ serbest bırakılmasını istedi.

Kılıçdaroğlu’ndan Erdoğan’a video: Rastgele…

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Twitter üzerinden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın hesabını etiketleyip, ‘Rastgele…’ yazarak esnafın yaşadığı ekonomik sıkıntıları anlatan bir video paylaştı.

‘Corona’ öncesi dış ticaret endeksleri: Şubatta ithalat ve ihracat azaldı
İBB’nin ‘gıda yardımı kolisi’ ihalesi canlı yayınlandı: En iyi teklif Metro’dan

DİKEN’İ TAKİP EDİN

Osman Kavala 1179 gündür tutuklu

AGORA

Ya lidersindir ya değilsindir

Mehmet Aksel

1921 Anayasası’nın 100’üncü yılı kutlu olsun

Murat Sevinç

Türklüğü benimsemeyen Ermeni’ye de mi ‘Türk’ denecek!

Murat Sevinç

GÜNÜN 11’İ

Selcan Taşçı Hamşioğlu: Milletvekili AK Parti’den ayrılırsa ‘hain’, CHP’den ayrılırsa ‘kahraman’

Ali Ece: Beşiktaş rüzgarı fırtınaya döndü

Hilmi Türkay: Ne diyeyim sana Erol Hoca?

Muharrem Sarıkaya: Ekonomi seçime götürecek veya muhalefete kazandıracak kadar batık değil

Zafer Arapkirli: Demokrasiyi duymak bile istemiyorlar

Ussal Şahbaz: Bir strateji olmayınca, fırsatları kaçırmaya devam ediyoruz

Emin Koramaz: Saraylılar yarattıkları bu ‘sözde’ gündemlerle giderek daralan saflarını sıklaştırmaya çalışıyor

Ünal Özmen: Yoksul ülkeler okullarını kapatırken gelişmiş ülkeler açık tutmanın yollarını arıyor

Dilek Güngör: Umarım, işlerin bir tek faiz silahıyla dönmeyeceğini anlamışızdır

Abdulkadir Selvi: Berberoğlu’nun milletvekilliğinin iadesi için ‘dosyanın durdurulması’ kararı istenecek

İbrahim Kahveci: Temel sorun faiz değil yönetim

Çevrimiçi, yerçekimsiz Gogol

İstanbul Havalimanı’nda bir dakika sanat…

Üç ‘Rebecca’

Şakir Eczacıbaşı’nın fotoğraf sergisinden 10 ‘seçilmiş an’

Bilinmeyen bir cisim yaklaşıyor!

Arnold Schwarzenegger aşı olup çağrı yaptı: Yaşamak istiyorsan benimle gel

Britanya’nın en yaşlı tek yumurta ikizlerini Covid-19 ayırdı: Biri hayatını kaybetti, diğeri taburcu oldu

Afrika fillerini gözlem uydusuyla sayıyorlar

Telefonla konuşmak için 2 kilometre yürüyerek tepeye çıkıyorlar: Kurt saldırısı riskine karşı toplu halde gidiyorlar

  • VİTRİN
  • AKTÜEL
  • ANALİZ
  • DÜNYA
  • MEDYA
  • KEYİF
  • AGORA
  • SANAT
  • GÜNÜN ESERİ
  • AGORA
  • DİKEN’E TAKILANLAR
  • BİRİNCİ SAYFALAR
  • GÜNÜN 11’i
  • AKŞAM POSTASI
  • BU GAZETE…
  • DİKEN 5 YAŞINDA
  • KÜNYE
  • İLETİŞİM
  • Email
  • Facebook
  • Google+
  • Pinterest
  • RSS
  • Twitter
  • Vimeo
  • YouTube

"Genç gazeteci arkadaşlarıma! Bu meslek yorucu bir meslektir. Ama, insan büyük bir zevkle çalışır. Kalemine daima efendi kal, uşak olmamaya gayret et. Mecbur kalırsan kır, sakın satma." Sedat Simavi