SEMİN SEZERER
seminsezerer@diken.com.tr
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, gazetecilerin internette sansür iddialarıyla ilgili soruları üzerine, “Kesinlikle böyle bir şey yok, nereden çıktı? Dünyada pek çok ülkeden özgür ve basın hürriyetine sahip bir ülkeyiz” dedi. Ama veriler hiç de öyle demiyor.
Sansür de nereden çıktı!
CHP milletvekili Umut Oran’ın Sabah-atv satışına ilişkin Meclis’e verdiği soru önergesinin, kendi internet sitesinden kaldırılıması istemiyle ilgili yorum yapan Arınç, şu ifadeleri kullandı: “Şimdi bir soru önergesinin sansürlenmesi mümkün değil. Bir defa birisi bir isim koyuyor ve basın onun üzerine her şeyi inşa etmeye kalkıyorsa bu çok yanlış olur. Anayasadaki madde basının sansür edilemeyeceği, özgür olduğudur”.
Arınç’ın sansür yok dediği olay şöyle gelişmişti: Oran’ın soru önergesini kendi sitesinde yayınlaması üzerine İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’na (TİB) ‘Tedbir alın’ yazısı gönderdiği ve sitenin kapatılmak istendiği ortaya çıkmıştı. Benzer uyarılar, soru önergesini haberleştiren sitelere de gönderilmişti.
Veriler Arınç’ı yalanlıyor
Arıç’ın ‘Sansür yok’ sözlerinin aksine, 5651 sayılı kanuna yeni düzenlemeler getirilmesini öngören yasa tasarısıyla yeniden gündeme gelen internette sansür konusu, ifade özgürlüğünü tehdit etmeyi sürdürüyor. Sadece son bir ay içerisinde Vimeo, YouTube, SoundCloud ve Vagus TV gibi siteler ‘özel hayatın gizliliği ihlali’ gibi muğlak bir gerekçeyle kapatıldı.
EngelliWeb insiyatifinin 2014’ün Ocak ayı verilerine göreyse Türkiye’de toplam 40 bin 482 web sitesi erişime engellenmiş durumda. Google’ın 2013 Şeffaflık Raporu ise Türkiye’ye bir birincilik daha veriyor: Türkiye yılın ilk altı ayında Google’a yaptığı 1673 içerik silme talebiyle birinci sırada yer alıyor.
Arınç başka diyor, Freedom House başka
Arınç ayrıca Türkiye’nin, dünyanın pek çok ülkesinden daha özgür ve basın hürriyetine sahip bir ülke olduğunu iddia etti.
Arınç’ın bu açıklaması, dünya çapında özgürlük ve demokrasi takibi yapan sivil toplum kuruluşu Freedom House’un Türkiye’de basın özgürlüğüne ilişkin raporunun ardından geldi. Kuruluş, ‘Demokrasi Krizi: Türkiye’de Yolsuzluk, Medya ve Güç’ adlı raporunda ‘AKP’nin otoriterleştiği ve medyanın çok büyük baskı altında bulunduğu’ tespitini yapıyor.
Türkiye, geçtiğimiz Ocak ayında da AKP hükümetinin Gezi eylemleri ve yolsuzluk operasyonlarına karşı ortaya koyduğu tavırla kuruluşun ‘en kötüler listesine’ girmişti.
Arınç konuşmasında şunları da söyledi: “Efendim 60 tane cezaevinde insan var.’ 49 tanesi Terörle Mücadele Kanunu’na aykırı hareket etmekte. Eğer bunu da siz serbest kalsınlar diyorsanız o zaman Terörle Mücadele Kanununu kaldırmamız lazım, inşallah o da kalkacak. Ama oradaki hükümlerin bir kısmı Türk Ceza Kanunu’nda. Bu sefer Türk Ceza Kanunu’na aykırı hareket etmekten bazı insanlar yargılanacak.”
Gazetecileri Koruma Komitesi’nin (CPJ) 2013 raporuna göre ise Türkiye dünyada en çok sayıda gazeteciyi hapse atan ülkeler sıralamasında ilk sırada yer alıyor. Türkiye, bir önceki yıl da birinci sıradaydı. Komiteye göre, Aralık 2013 itibarıyla Türkiye’de 40 tutuklu gazeteci var.
‘Dinlemelerin bir cezası olacak’
Bülent Arınç, Sabah ve ATV’nin satışı ve internette yer alan ses kayıtlarının sorulması üzerine, “Başbakanımız bile ‘Beni bile dinlemişler’ dediğine göre bizim gibi sizin gibi insanların kimler tarafından ne şekilde dinlenildiğini, bu alçaklığı kimin yaptığını doğrusu bildiğimiz zaman bunun bir cezası var şüphesiz. Ama bulmak ve tespit etmek noktasında zorluklar yaşıyoruz” dedi.