Davutoğlu’nun Erdoğan ve hükümetlerin izlediği ekonomi politikalar konusunda esasa ilişkin bir itirazını duymuş değiliz. Çünkü Erdoğan ve Davutoğlu, sermaye içinde aynı kliklerin çıkarının sözcülüğünü yapmaktadır. Davutoğlu’nun “klik içinde kliğe” kadar daraltılabilecek, hükümetin artık besleyemediği, AKP’yi kuruluşundan beri destekleyen sermaye kesimlerinin sözcülüğünü yapmaya yöneldiği de gözlenmektedir.
O zaman burada Davutoğlu neden parti kuruyor sorusu gündeme gelmektedir.
Bu sorunun yanıtı, Davutoğlu’nun başbakanlıktan indirilme “darbesi”ne kadar gitmektedir. Çünkü Davutoğlu, Erdoğan Cumhurbaşkanı olunca artık AKP’nin kendi partisi olacağını düşünmüş, 1 Kasım “seçim zaferi”ni de arkasına alarak, AKP’yi “Davutoğlu partisi” olarak biçimlendirecek adımlar atmaya yönelmiştir. Yani sorun AKP’nin kimin partisi olacağı sorunudur.