Partiden ihraç edilmek istenen CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, sözlerinin arkasında durduğunu belirterek partinin kendi değerlerine dönmesi gerektiğini, buna en güzel örneğin de Muharrem İnce olduğunu söyledi.

Fotoğraf: Reuters
Erol, 24 Haziran’da CHP’nin başarısız olması sonrası genel merkez yöneticilerini istifaya davet ederek “Dava adamlarına ihtiyaç var” demişti.
CHP’li vekil, önce genel merkez önünde oturma eylemi yapacağını duyurmuş sonra da bundan vazgeçmişti. Son olarak CHP Parti Meclisi, Erol’un ihraç talebiyle disipline sevk etmişti.
Gelişmeler üzerine basın toplantısı düzenleyen Erol, ailesiyle birlikte 95 yıllık CHP’li olduğunu, büyük dedesinin CHP ve Meclis’in ilk milletvekili olduğunu söyledi.
CHP dışında siyaset düşünmediğini dile getiren Erol, genel merkezin seçim sonuçlarını değerlendirmek yerine bir vekilin ihracı gündemiyle toplandığını ifade etti.
CHP’li vekil, partiden 41 yıldır milletvekili seçilmeyen Elazığ’da oyları yüzde 100 artırdıklarını aktararak kentte oylarının eskiden 19 bin olduğunu, şimdiyse 38 binin üzerine çıktığını dile getirdi.
‘İnce ne güzel örnek’
Erol, eleştirlerine şöyle devam etti: “Dokuz dönemdir kaybedilen seçimin sonucuna rağmen eğer insanlar yerini muhafaza ediyorsa ve iki dönemdir milletvekili çıkaramayan bir ilden gidip de milletvekili olunuyorsa bunu herkesin vicdanına sunuyorum. Koltuk adamının kimin olup olmadığını herkes kıyaslamalı. Ayrıca bu parti kendi gerçeklerine ve değerlerine dönmelidir. Muharrem İnce bunun en güzel örneğidir. Geçen dönemde bizim cumhurbaşkanı adayımız Ekmeleddin İhsanoğlu MHP’nin milletvekili adayı oldu. Tek aday olmasına rağmen bu oyu bile alamadı. Bu genel merkezin politikasıydı. Ama Muharrem İnce, partinin içinden gençlik kollarından, ilçe başkanlığından, il başkanlığından yetişen gelen bir arkadaşımız. Bugün devşirme siyasetçiliğin ne kadar yanlış olduğunu kanıtlamış bir cumhurbaşkanı adayı olarak Türkiye toplumunda kendini kanıtladı. Biz başka partilerden aday olmuş, listeye girememiş, sonra bu partiye gelmiş genel merkezde yönetici adamlar değiliz. Açıklamalarımda yapmış olduğum bütün söylemlerin arkasında duruyorum.
‘Kararın karşısında direnin’
İnsanların hayalleriyle, umutlarıyla ve gelecekleriyle oynamayın. Üç-beş belediye başkanını belirlemek için, koltuklarınızı belirlemek için Türkiye’nin yönetiminden elinizi ayağınızı çekemezsiniz. Ben Cumhuriyet Halk Partiliyim. Kimlik kayıtlarında CHP’li olmasam bile ben CHP’liyim. Siz yönetici olduğunuz halde CHP’li değilsiniz. Buradan bütün yurttaşlarıma, CHP’ye gönül veren herkese söylüyorum. Elinizi vicdanınıza koyun, bu kararın karşısında direnin. Böyle bir şeyi tanımayın. Olamaz böyle bir şey. 41 yıldır milletvekili seçilemeyen bir ilde siyasi bir değerlendirme yaptığı için bir milletvekili, kendi koltuklarının korkusundan ihraç ediliyorsa, o zaman siz de bence elinizi vicdanınıza koyarak bu süreci değerlendirmeniz düşüncesindeyim. Ayrıca parti meclisinde bu konuyu gündeme getiren, savunan, doğruluğu, iddiasını ortaya koyan bütün arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Biz kavga adamı değiliz. Biz mücadele adamıyız. O korkaklar yarın biz oraya geldiğimizde, biz oraya başı dik gideceğiz ama onların, yarın nerede olduğunu hep birlikte göreceğiz.”