AK Parti’nin hem bugünü hem de geleceği adına çok değerli bir fırsat, hatta belki de “son fırsat” olabilir bu. Ama galiba bu saatten sonra “olabilir” yerine “olabilirdi” demek lazım. Zira özellikle Kılıçdaroğlu’nun maruz kaldığı saldırı karşısında takınılan tutum iktidar partisinin demiri soğutma doğrultusunda bir yola giremeyeceğini gösterdi.
Böyle bir yola girme cesaretini göstermekten geri durmasında muhtemelen müttefiki tarafından sert ifadelerle yapılan “Türkiye ittifakından bahsetmek kafamızdaki soru işaretlerini çoğaltmıştır” açıklamasının da payı vardır. Yine muhtemelen parti içinde parti gibi çalışan bir zümrenin de ikna gücü etkili olmuştur. Ancak ne olursa olsun, toplumun genelinde uyanan ümitlerin kısa sürede karamsarlığa dönüşmesinden herkes zarar görecek. Burası muhakkak.
İlk önceleri parti tabanının konsolidasyonunu sağlamak uğruna başvurulan kutuplaştırıcı siyaset dili giderek bir siyasi hareketin toplumla ilişkisini kemiren ve çürüten bir canavara dönüşmüş durumda. Tıpkı kendi yarattığı canavarın karşısında aciz kalan Doktor Frankenstein gibi…