(…) ulus devletler 100 senedir maalesef bölgemizin bir gerçeği iken ve yapay sınırların kaldırılması maalesef gündemde değil iken, Irak Kürtlerinin tarihsel süreçte devletten ve Arap çoğunluktan dışlanıp kendi başlarının çaresine bakmaya itildiği de malum iken, Saddam Hüseyin’in devrilmesinden sonra kurulan ve geçmişteki hataları telafi edeceği var sayılan federal sistemin işlemediği de aşikâr iken, Erbil’deki idarecilerin PYD/PKK gibi Türkiye’yi tehdit etmedikleri -bilakis Türkiye’ye itimat telkin ettikleri- de ortada iken, IKBY’nin bağımsızlık davasına karşı hangi argümanı ileri süreyim?
Kuracakları devletin bir gün Türkiye ve başka İslam ülkeleriyle beraber Avrupa Birliği’ne benzer bir çatı altında yer almasını dilemekten ve öyle bir birliğin kurulması için elimden geleni yapmaktan gayrısı bana mantıklı gelmiyor.