2013 Nevruz’undaki konuşmaları nedeniyle eski HDP eş genel başkanı Selahattin Demirtaş’a dört yıl sekiz ay, eski HDP milletvekili Sırrı Süreyya Önder’e üç yıl altı ay hapis cezası verildi. Mahkeme, Demirtaş ve Önder’in olumsuz tutum gösterdiklerini öne sürerek cezalarda indirim uygulamadı.
İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi’nde bugün görülen davaya Demirtaş, bir yıl 10 aydır tutuklu bulunduğu Edirne Cezaevi’nden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi aracılığıyla katılırken, Önder duruşmada hazır bulundu. Duruşmayı gözlemci olarak İsviçre ve Kanada konsolosları, İngiltere merkezli Widows for Peace Through Democracy örgütünden avukat Margaret Owen da izledi.
Örgüt propagandası suçlamasıyla yargılandığı davada söz alan Demirtaş, mütalaanın iki gün önce kendisine tebliğ edildiğini ifade ederek, savunması için mahkemeden ek süre istedi. Mahkeme heyeti ise esas hakkındaki mütalaanın 30 Nisan 2018’de verildiğini belirterek söz konusu talebi reddetti.
Adil bir yargılama yapılmadığını belirten Demirtaş, “Biz adil yargılama talebinde bulunuyoruz. Heyetinizin hiçbir zaman bizi adil yargıladığını, siyasi kimliğimizden bağımsız olarak yargıladığını düşünmüyorum. Ben sizin yerinizde olsaydım bu heyetten çekilirdim ama siz çekilmediniz” dedi.
Demirtaş: Sözlerimin arkasındayım
Yargılamaya konu olan konuşmayı yaptığı 2013 Nevruz’u döneminde iktidarın, başbakanın ve yardımcılarının ve AKP’ye yakın medyanın söylemlerini hatırlatan Demirtaş, o zaman suç kabul edilmeyen sözlerin, bu dönem suç olarak değerlendirildiğine işaret etti.
Demirtaş konuşmasına şöyle devam etti: “Beni Bahçeli’ye söylediğim laf (Ankara’dan sallamak kolay. Siyasetçi misin dozer operatörü mü?) yargıyı niye rahatsız etti? Demek ki mesele başka. Mesele, çözüm sürecinden intikam alma meselesidir. Bugün Bahçeli iktidarın güçlü ortağıdır. Biz barış için uğraştık, ter döktük, emek harcadık. Birileri Ankara’da rahat koltuğunda oturup sallarken, biz dağdaki Kürt gencinin de, operasyona çıkan askerin de canı yanmasın, anaları ağlamasın diye elimizi taşın altına koyduk. Geri adım atmayacağız. Barışı savunmaya devam edeceğiz. İmralı’daki tecrit kalkmalıdır. Sayın Öcalan çözüm için önemli katkılar sundu, tekrar sunabilmelidir. Bu sağlanmalıdır. Türkiye’nin önünü açacak olan budur. O gün de söylüyorduk, bugün de söylüyoruz
Söz verilen Önder ise Demirtaş’ın söylediği her şeye katıldığını ifade ederek, “Sayın heyet, benim de size güvenim yok. Bu mahkemenin hiçbir aşamasında adil yargılama duygusu geçmedi. Mitingde konuşma sürem 3 dakikadır” diyerek konuşmasını kendi diz üstü bilgisayarından mahkeme heyetine izletti. Önder, iddianamede belirtilen suç unsuru konuşmayı yapmadığını belirtti.
Son sözleri sorulan Demirtaş, “Kahrolsun faşizm, yaşasın barış ve emek” ifadesini kullandı. Önder de son sözünde, “Yaşasın barış, yaşasın demokrasi” dedi.
Mahkeme heyeti, Demirtaş’ı, ‘terör örgütü propagandası yapmak’ suçundan dört yıl sekiz ay, Önder’i de aynı suçtan üç yıl dört ay hapis cezasına çarptırdı. Mahkeme, sanıkların duruşmalarda gözlemlenen olumsuz tutum ve davranışlarından dolayı cezalarında indirim uygulamadı.