• 9 SORUDA
  • DİKEN ÖZEL
  • GÜNÜN 11’i
  • DİKENLİK
  • AKŞAM POSTASI
  • VPN HABER
  • ENGLISH

Diken

Yaramazlara biraz batar!

  • VİTRİN
  • AKTÜEL
  • ANALİZ
  • DÜNYA
  • MEDYA
  • KEYİF
  • AGORA
  • SANAT
  • GÜNÜN ESERİ

‘Gel kardeşim’ diyen çağrıcı Soyer: TİP’in 60’larda yaptığını bugün yapmak istiyoruz

28/03/2018 21:48

 

RIFAT DOĞAN

[email protected]

Reklam

Türkiye İşçi Partisi (TİP) için çağrıcı olan isimlerden Yön Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Can Soyer “Kaygımız TİP’i yeniden kurmak değil, TİP’in 60’larda yaptığını bugünün Türkiye’sinde yapmak” diyor.

Cuma günü yayınlanan çağrıyla birlikte TİP’in kuruluş çalışmaları duyuruldu. Aralarında çok sayıda işçi, sanatçı, aydın, gazeteci ve sosyalistin bulunduğu çağrıcılar, Türkiye’de işçilerin ve emekçilerin siyasette temsil edilmediğini vurgulayarak TİP’in işçi sınıfının temsilcisi olarak siyaset yapacağını dile getirdi.

“Gel kardeşim” başlığıyla bir açıklama yapan çağrıcılar TİP’i birlikte kurma çağrısında bulunmuştu. Kuruluş çalışmaları başlayan TİP için çağrı listesinde imzacı olarak bulunan Can Soyer ile bu süreci ve önümüzdeki dönemi konuştuk.

Reklam

‘Çok sayıda dostumuz TİP’e katılmak, destek vermek istiyor’

146 isimle ‘Gel kardeşim birlikte TİP’i kuralım’ çağrısı yaptınız. Başka isimlerle görüşmeler olacak mı? Bundan sonraki süreç nasıl işleyecek?

Öncelikle ilk çağrı metnindeki imzaların temsili olduğunu belirteyim. Dört aydır sürdürdüğümüz ön çalışma sonucunda, şu anda TİP’in kuruluşuna katılan dostlarımızın sayısı çok daha fazla. Buna ek olarak, çağrı metninin yayınlandığı günden itibaren bizimle iletişime geçen, TİP’in kuruluşuna katılmak, destek olmak istediğini ifade eden çok sayıda dostumuz da oldu. Bu nedenle, önümüzdeki haftalarda çağrıcıları güncelleyip genişleterek yeniden yayınlamamız söz konusu olabilir. TİP, Türkiye sosyalist hareketinin en verimli yataklarından biri olmuştur. Bugün de bu özelliğini koruması en büyük arzumuz. Dolayısıyla, sınıf mücadelesi perspektifine sahip olan ve TİP’in kuruluşunda yer almak isteyen herkese kapımız açık. Önümüzdeki süreçte de bu yönde faaliyetlerimiz olacak. Bir yandan Kurucu Kurul tarafından partinin politik ve ideolojik çizgisini ifade eden temel metinlerin üretilmesi için çalışma yürütülecek. Diğer yandan da Türkiye’nin tüm illerinde ve birçok ilçesinde yerel kuruluş toplantıları düzenlenerek TİP’in halk içinde örgütlenmesi sağlanacak. Birkaç ay içinde bu iki süreci tamamlayacağımızı ve TİP’in kuruluşunu başarıyla gerçekleştireceğimizi sanıyoruz.

‘Geri dönüşler bizim baştaki iyimserliğimizi de aştı’

Açıklama yaptıktan sonra nasıl dönüşler aldınız?

Önceki soruda da biraz değindim; 23 Mart gününden bu yana gerek bireysel gerek kurumsal kanallarla çok sayıda dostumuz bize ulaştı. Hepsi de TİP’in kuruluşundan heyecan duyduğunu ve sürece katkı koymak istediğini söyledi. Geçtiğimiz aylar boyunca Türkiye’nin her bölgesinde yaptığımız ön çalışmalar sırasında da bu tabloyu görmüştük ve yola çıkarken de bunun yarattığı iyimserlikle hareket etmiştik. Ancak, çağrı kamuoyuna duyurulduktan sonra karşılaştığımız ilgi, itiraf etmeliyim ki, bizim iyimserliğimizi dahi aştı. Tabi ki, bu durum bizleri çok sevindirdi. Ancak sevinmenin yanı sıra, üstlendiğimiz misyonun ne kadar ciddi ve ağır bir misyon olduğunun altını da bir kere daha çizmiş oldu. Şu anda TİP kuruluş sürecine dahil olmuş tüm dostlarımız ve yoldaşlarımız ekstra bir enerjiyle ve özveriyle çalışıyorlar. Madem TİP’e karşı böyle bir teveccüh var, bunun hakkını vermek de ilk çağrıcılar olarak bize düşen en önemli görev.

‘Partinin yasal varlığı güvence altında’

Partinin yasal durumu nedir? Resmi olarak kuruldu mu?

Partinin yasal varlığı güvence altına alınmış durumda. Ancak biz kuruluşun sadece yasal işlemlerle sınırlı olmadığını düşünüyoruz. Kuruluşun asli ögesi meşruiyet ve örgütlenme olmalı. Bu nedenle, parti resmi olarak kurulmuş olsa bile, biz bunu gerçek bir kuruluş saymıyoruz ve TİP’in kuruluşu için çağrı yapıyoruz. Çünkü, TİP’in, Türkiye’nin devrimci ve sosyalist birikimini işçiler ve emekçilerle buluşturarak kurulacağına inanıyoruz. Tüm dostlara yaptığımız çağrının anlamı da budur: TİP’i birlikte kuralım, gel kardeşim!

‘TİP sosyalist hareketin en önemli örneklerinden biri’

İmzacılar arasında çok sayıda eski TİP üyesi de göze çarpıyor, bu durumda bugünkü TİP’in 1960’lı yıllardaki TİP ile bir bağlantısı olduğu düşünülebilir mi?  

Tarihsel TİP sosyalist hareketimizin en önemli ve özel örneklerinden biri. Ne kadar saygı gösterilse azdır. Bizim açımızdan da Tarihsel TİP’in saygınlığı hakkında en ufak bir kuşku söz konusu değil. Çağrıcılarımız arasında çok sayıda TİP üyesinin yer alması da bunun göstergelerindendir sanırız. Öte yandan, Türkiye sosyalist hareketinin bir sıkışma ve etkisizlik halinden mustarip olduğunu düşünüyoruz. Bu sıkışma içinde her odak kendi geçmişine ve geleneğine dönerek, ona sığınarak içinden geçtiğimiz karanlığı atlatmaya çalışıyor sanki. Bizim iddiamız da beklentimiz de bu değil; tam tersi hatta. Biz bugünün devrimci ve sosyalist mücadele çizgisini örgütlemenin ve siyasette etkin bir güç haline getirmenin arayışındayız. Bu arayışta, sosyalist hareketimizin her geleneği ve birikimi bizim açımızdan saygındır ve değerli bir miras içermektedir. Bakış açımız bu olduğu için, Tarihsel TİP’in yeniden kuruluşu yerine, bugünün devrimci mücadele stratejisi çerçevesinde işçilerin ve devrimcilerin derlenmesi demeyi tercih ediyoruz. 60’lı yıllarda TİP’in yaptığı da buydu ve TİP’i tarihimizin en özel deneyimi kılan da bu olmuştu. O yüzden, TİP’i yeniden kurmak değil, TİP’in 60’larda yaptığını bugünün Türkiye’sinde yapmak kaygımız.

‘Bir çıkış yolu bulacağız’

Türkiye’de çok sayıda sosyalist örgüt ve parti var. TİP’in farkı ne olacak?

Türkiye’de şu anda mevcut olan sosyalist odakların hemen hepsi 1980 öncesi büyük geleneklerin partileşmiş halleri. Ve, acıdır ama, bu geleneklerin hiçbiri 40 yıldır süren neo-liberal ve gerici saldırıya karşı etkin bir direnç oluşturamadı. Bunu bir eleştiri olarak dile getirmiyorum, kişisel olarak da 20 yıldır sosyalist hareketin bu ana geleneklerinden birinde mücadele ediyorum, kendi geleneğimin de aynı durumda olduğunu düşünüyorum. Eğer durum buysa, şapkayı önümüze koyup bir yol açmak durumundayız demektir. Ya mevcut geleneklerimize daha sıkı sarılıp bir gün işe yaramasını bekleyeceğiz ya da daha fazla vakit kaybetmeden yaratıcılığımızı ve kararlılığımızı kullanıp bir çıkış yolu bulacağız. TİP ikincisini tercih edenler tarafından kuruluyor.

‘TİP, Türkiye’nin gündemine işçi sınıfının sıkıntılarını taşıyacak’

TİP siyasette nasıl bir yol izleyecek?

TİP, adını laf olsun seçmedi. Gerçekten işçilerin ve emekçilerin partisi olarak kuruluyor. Dolayısıyla, siyasette izleyeceği yol da buradan türeyecek. Türkiye her geçen gün işçiler için cehenneme dönerken, işçiler ve emekçiler yoksulluk içinde çırpınırken, iş cinayetlerinde katar katar katledilirken işçi sınıfının temsilinin tümüyle ortadan kalktığı bir dönemden geçiyoruz. Siyaset alanındaki düzenek öyle kurulmuş ki, laf olsun diye bile olsa, işçilerin ve emekçilerin adı geçmiyor. Bu, işçi düşmanı fıtratını bildiğimiz iktidar kadar, muhalefet için de böyle. Sosyalist hareketler ise işçi sınıfıyla ve yoksul halk kesimleriyle organik bağlarını yitirmiş durumda. İşçi sınıfı üzerindeki bu kuşatmanın yarılması, işçi sınıfının siyaset ve toplumsal ilişkiler alanında temsil edilmesi, siyasetin halk yararına ve halkçı bir perspektifle yapılması gibi noktalar TİP başat ilkeleridir. TİP Türkiye’nin gündemine işçi sınıfını, işçi sınıfının tüm kesimlerinin yaşadığı geçim sıkıntılarını taşıyacak, bunları politik bir içerikle doldurup Saray Rejimi ile mücadeleye sevk edecek bir siyasal hat kuracak.

‘2019 üzerinden atlanmayacak denli önemli bir gündem’

Türkiye siyaseti açısından 2019 kritik bir uğrak, cumhurbaşkanı adayınız olacak mı? İttifak tartışmalarına girecek misiniz?

Böylesi önemli bir konuda benim tek başıma söz söylemem uygun düşmez; Kurucular Kurulumuz konuyu tartışıp görüşünü oluşturur. Ancak, yine böylesi önemli bir konuda TİP’in sessiz kalması veya tutum almaması da söz konusu olamaz. Sosyalistlerin Cumhurbaşkanlığı adaylığı için ortak bir tutum alabilmesi ve bir ortak aday çıkarabilmesi bizce çok önemli. Bunun dışında, yerel seçimlerin kazanımla sonuçlanması, bir anlamda ‘Yeni Ovacık’ların yaratılması da mümkün; bu şansın değerlendirilmesi de TİP’in gündeminde olacak. Önsel beyanlarda bulunmak zor olsa da Meclis seçimlerinde de en doğru ve devrimci seçeceği yaratmak olacak TİP’in görevi; bunun ittifakla mı başka yollarla mı olacağını zaman gösterecek. Sonuç olarak şunu söyleyebilirim ki, 2019 seçimleri üzerinden atlanamayacak denli önemli bir gündem ve TİP’in gündemleri arasında mutlaka yer alacak.

146 isimden çağrı: Türkiye İşçi Partisi’ni birlikte kuralım

Filed Under: Aktüel

SON HABERLER

Araştırma: Çin aşısı, mutasyona karşı yeterli olmayabilir

Çinli Sinovac şirketinin Covid-19 aşısı virüsün Brezilya’da tespit edilen yeni mutasyonuna karşı yeterli antikor tepkisi oluşturmuyor olabilir.

Meral Akşener’in onuru…

Neden saldırıyorlar, tahammül edemiyorlar Meral Akşener’e?

Ağbal’dan bir ‘sıkı duruş’ mesajı daha: Yüzde 5 enflasyona kadar devam

Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal, para politikasındaki ‘sıkı duruş’un enflasyonda yüzde 5 hedefi elde edilene kadar süreceğini belirtti.

MetroPOLL: Hükümetin en beğenilen politikası Dağlık Karabağ

MetroPOLL Araştırma, hükümetin beğenilen politikasının yüzde 36 ile ‘Azerbaycan Ermenistan savaşının yaşandığı dağlık Karabağ’a yönelik politika’ olduğunu bildirdi.

MSB: Enkaz bölgesinde patlama ve yanma emaresine rastlanmadı

Milli Savunma Bakanlığı (MSB), Bitlis’te askeri helikopterin kaza kırıma uğramasının ardından yapılan ilk incelemelerde, enkaz bölgesinde herhangi bir patlama ve yanma emaresine rastlanmadığını bildirdi.

İBB başkanı ‘imza istedi’: Zorla kimseye ‘kentsel dönüşüm’ yaptırmayacağız
Sabah haberi: Gezi Parkı’nda çadırların yakılması emrini veren polis ‘ByLock’çu

DİKEN’İ TAKİP EDİN

Osman Kavala 1222 gündür tutuklu

AGORA

Meral Akşener’in onuru…

Murat Sevinç

Hatırlamak istemiyorum ama anlatayım

Mehmet Aksel

Grev haktır…

Murat Sevinç

GÜNÜN 11’İ

Ahmet Hakan: Belki Biden, Erdoğan’ı sonsuza kadar aramayacak ama sen de iktidar yüzü göremeyeceksin

Nuran Çakmakçı: Türkiye ‘ev genci’ oranında Avrupa’da birinci sırada

Zeynep Gürcanlı: Belli ki Ankara da durumun farkında

Erk Acarer: Türkiye’nin insan hakları konusunda parayla iş yaptırmaya çalışılan ülke konumuna düşürülmesi utanç verici

Ali Bayramoğlu: Akşener, git gide alfa siyasi karakter özellikleri sergiliyor

Kamuran Kızlak: Yolsuzluk rejimleri Çin firmalarıyla çalışmayı neden sever?

Mustafa Karaalioğlu: Sahada kazanılamayan seçim masada kazanılamaz

Nuray Sancar: Her zamanki yöntem; vaat et, beklemeye al

Barış Doster: Dünyanın değiştiğini ABD Dışişleri bakanı kabul ediyor; sıra bizdekilerde…

Ahmet Takan: Uzmanlara göre, böyle giderse F-16’larda aynı acı sonlarla karşılaşacağız

Necati Doğru: Pek çok insanın aklından ‘Saray yapacağınıza güvenilir helikopter alaydınız’ hayıflanması geçti

Leyla Emadi’nin kişisel sergisi: Gel-Git

Elektronik dans müziği ikilisi Daft Punk dağıldı

‘Afrika dahil’

Sanat yayınlarını aynı çatı altında buluşturan border_less ARTBOOK DAYS üçüncü edisyona hazırlanıyor

74. Cannes Film Festivali pandemi nedeniyle ertelendi

Dünyanın en yaşlısı olarak bilinen 70 yaşındaki albatrosun yavrusu oldu

Anneleri ölen yedi yavruyu, yavrularını kaybeden köpek emziriyor

Gaziantep belediyesi, menengiç kahvesi için AB’ye tescil başvurusu yaptı

Whatsapp’a yeni özellik: Masaüstünde görüntülü ve sesli arama

  • VİTRİN
  • AKTÜEL
  • ANALİZ
  • DÜNYA
  • MEDYA
  • KEYİF
  • AGORA
  • SANAT
  • GÜNÜN ESERİ
  • AGORA
  • DİKEN’E TAKILANLAR
  • BİRİNCİ SAYFALAR
  • GÜNÜN 11’i
  • AKŞAM POSTASI
  • BU GAZETE…
  • DİKEN 5 YAŞINDA
  • KÜNYE
  • İLETİŞİM
  • Email
  • Facebook
  • Google+
  • Pinterest
  • RSS
  • Twitter
  • Vimeo
  • YouTube

"Genç gazeteci arkadaşlarıma! Bu meslek yorucu bir meslektir. Ama, insan büyük bir zevkle çalışır. Kalemine daima efendi kal, uşak olmamaya gayret et. Mecbur kalırsan kır, sakın satma." Sedat Simavi