Bolu F Tipi Cezaevi’nde yatan organize suç örgütü lideri Alaattin Çakıcı, darbe girişiminin ardından siyasi iklimde oluşan ılımlı hava gereği hakaret davalarını çeken Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’la ilgili, “Davalarını geri almak ‘Adam gibi sözünün arkasında durmak’ demektir. Bundan sonra kendisine kırıcı bir söz söylemeyeceğim. Vatan hainlerinin ekmeğine yağ sürmeyeceğim” dedi.
Çakıcı, son olarak annesini görme isteği reddedildiği için, Erdoğan’a hitaben bir mektup kaleme almış, ‘Sorumsuz Sultan’ diye seslenerek başladığı mektubunda “Senin anan çok özel de benim ve her Türk’ün anası sokak kadını mı?” diye sormuştu.
Çakıcı, bu mektubuyla Erdoğan’a hakaret ettiği gerekçesiyle 11 ay 20 gün hapis cezasına çarptırılmıştı.
Erdoğan, darbe girişiminin ardından siyasi iklimde oluşan ılımlı hava gereği hakaret davalarını geri çekme kararı almış, ancak bunun HDP’yi kapsamadığı ortaya çıkmıştı.
12 farklı sağlık problemi bulunduğu belirtilen ve son iki ayda üçüncü kez sağlık kontrolünden geçirilen Çakıcı, geniş güvenlik önlemleri altında Abant İzzet Baysal Üniversitesi İzzet Baysal Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne getirildi.
‘Davalara konu olan sözler 15 Temmuz’dan öncedir’
Güvenlik gerekçesiyle binanın arka kapısından sokulan Çakıcı’nın Erdoğan’a hitaben kaleme aldığı mektubu avukatı Can Sevinç okudu.
Çakıcı mektubunda şu ifadeleri kulandı: “Sayın Cumhurbaşkanımız ile ilgili 15’in üzerinde hakaret davamız görülmekteydi. Şahsımla ilgili değil, genel olarak davalarını geri çekti. Davalarını geri almak ‘adam gibi sözünün arkasında durmak’ demektir. Benim ağzımdan çıkan, davalara konu olan sözler 15 Temmuz’dan önceki sözlerdir. Ağızdan çıkan söz mahkeme huzurunda geri alınmaz. Ama bu, kişilik sahibi insanlar için bir karakterin oturmasıdır. Kendisini sevsem de sevmesem de bu sözlerim ne kimseye biat, ne de yalakalıktır. Doğru olan bir şey varsa 15 Temmuz sonrası omurgalı ve yiğit duruşu, milleti adına adam gibi durduğudur. Birleşmiş Milletler’deki omurgalı duruşundan dolayı kendisine teşekkür ediyorum. Bundan sonra kendisine kırıcı bir söz söylemeyeceğim. Vatan hainlerinin ekmeğine yağ sürmeyeceğim. Kendilerinden ricam vatan hainleri hariç tüm milletimizi eşit şekilde kucaklamasıdır.”
‘Hep devletimi korudum, ama piyon gibi kullanıldım’
Kendisini ‘demir tüccarı’ olarak tanımlayan Çakıcı, 17 Ağustos 1998’de Avusturya polisiyle ortak düzenlenen operasyonla, modacı Canan Yaka ve sanatçı Selçuk Ural’ın kızı Aslı Ural’la birlikte Fransa’nın Nice kentinde yakalanmıştı. Çakıcı, yaralama, öldürmeye azmettirme, silahlı saldırı, çete liderliği gibi çok sayıda suçtan hüküm giymişti.
Uzun yıllardır cezaevinde olan Çakıcı, borsacı Adil Öngen’in aracının kurşunlanmasıyla ilgili davaya katıldığında, “Hep devletimi korudum, ama piyon gibi kullanıldım. En demokratik ve gelişmiş ülkelerde bile derin devlet vardır ve olması gerekir. Ama bizdekilerin cılkı çıkmış” demişti.