17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonu için ‘bal gibi darbe girişimi’ ifadesini kullanan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Eğer 17 Aralık ve 25 Aralık operasyonları karşısında dik durmasaydık, hükümet devrilecek, koalisyondan oluşan bir hükümet işbaşına getirilecekti” iddiasında bulundu.
‘Yargıtay, Danıştay, Anayasa Mahkemesi, HSYK…’
Başbakan Erdoğan, İstanbul Kongre Merkezi’nde düzenlenen ‘Avukatlar Haftası Programı ve Hukuk Okulu 2. Sertifika Töreni’nde konuştu.
Türkiye’de yargı vesayetinin 27 Mayıs müdahalesiyle başladığını savunan Erdoğan, “Yargıtay, Danıştay, Anayasa Mahkemesi, HSYK gibi kurumlar çoğu zaman adaletin hızlı ve güvenilir olarak tecelli etmesini bir kenara bırakmış, siyaseti sınırlandırmak, kendilerince hizaya sokmak gibi bir vazife yüklenmişlerdir” diye konuştu.
Bal gibi darbe girişimi
17 Aralık operasyonu ve 25 Aralık’ta kolluk kuvvetlerinin direnişi nedeniyle gerçekleştirilemeyen yolsuzluk ve rüşvet operasyonu için “bal gibi darbe girişimidir” ifadesini kullanan Erdoğan, söz konusu soruşturmaların tamamen hukuk dışı yürütüldüğünü iddia etti. “Eğer 17 Aralık ve 25 Aralık operasyonları karşısında dik durmasaydık, hükümet devrilecek, koalisyondan oluşan bir hükümet işbaşına getirilecekti” diyen Başbakan, medya ve işveren örgütlerine de bu senaryoda görev verildiğini öne sürdü.
‘Yargıdan özeleştiri bekliyoruz’
‘Paralel’ olarak tanımladığı Gülen cemaatinin yargı içindeki ‘korkunç’ yapılanmasının ortaya çıktığını savunan Erdoğan, “Tüm hukukçularımıza açık açık çağrıda bulunuyorum: Kime şantaj, kime tehdit varsa, gelsin izah etsin. Biz bunların üzerine gideceğiz. Biz bütün kurumlarımızdan bu paralel yapı ürünlerini temizlemeye başladık. Asla durmayacağız. Sonuna kadar üzerine gideceğiz.” dedi.
Yargıdan özeleştiri yaparak yeniden yapılanmasını beklediklerini aktaran Başbakan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Demokratik ülkede hangi sınırlarda görev yapıyorsa, o sınırlara çekilecek. Yargının siyasetten elini çekmesi için ne gerekiyorsa yapacağız”