Doğrusu Erdoğan iktidarları, iç-dış dengelerdeki dönemin büyük krizlerinde, emperyal projelerin odağında, İslam dünyasında ırk-mezhep-aşiretleri içine alan cepheleşmeler, çatışmalar, iç savaşlar, parçalanmalar, yeni haritalarla yeni dengelerin kurulması.. oyunlarında gönüllü üstlendikleri stratejik ortaklık rolleri sayesinde, savaş ganimetleri sayılabilecek nitelikte paylar kaptılar…
Fazilet Partisi’nden kopuştan, iktidara gelişlerine, iktidarda büyümeleri süreçlerine, gelişmelerin insan haklarına aykırı, kuralsız düzenlerin kuralsız savaşlarının getirilerinden yararlandılar… Ancak gelişmeler öylesine zengin Kuzey dünyasının öngörülerinin de dışında öylesine kuralsız, insanlık dışı boyutlara, suçlara, kanlı iç savaşlara, yangınlara, çatışmalara, kaosa uzandı ki… İşler ters tepiyor. Diktatoryal güç, hukuksuz şiddet gereği katlanıyor…