Daha düne kadar “Devlet manavlık mı yapar” diyorlardı. Merhum Ecevit’in 1970’lerde öncülük ettiği “sosyal belediyecilik” anlayışı ile İzmir’de açılan tanzim satış mağazalarındaki kuyrukları yerden yere vuruyorlardı. Her fırsatta iki büyük cihan harbinin devamında yaşanan kıtlığın eseri olan karneleri gözümüze sokuyorlardı.
Bugün devlet manavlık yapmaya başladı. Bir saat beklenilen uzun kuyruklar bir yana, sebzeler için uygulanan kilo sınırlaması, karneleri anımsatıyor.
Babalarımız, dedelerimiz o pahalılık yıllarını, o milli kurumlarla ve dayanışma ruhuyla atlattı. Şimdilerde ne yazık ki o muhteşem kurumların da (siyasi kutuplaşmanın pençesinde) dayanışmanın da yerinde yeller esiyor.