Malatya’da, yedi yıl önce böbrek nakli olan 62 yaşındaki Ahmet Yalınkılıç Covid-19’a yakalandı. Evdeki tedavi sürecinin ardından sağlığına kavuşan Yalınkılıç, karantinada,“Ben bunu yenersem daha düzgün bir hayat sürdüreceğim” diye düşündüğünü söyledi.
Malatya Su ve Kanalizasyon İdaresi (MASKİ) Genel Müdürlüğü Müşteri Hizmetleri ve Kurumsal İletişim Dairesi Başkanı Yalınkılıç yaşadıklarını AA muhabirine anlattı.
Voleybol 1. Lig Erkekler B Grubu ekibi Malatya Büyükşehir Belediyespor’un ikinci başkanı Yalınkılıç, takımın maçları için deplasman müsabakalarına gittiğini, Mardin deplasmanına oradan da Diyarbakır’a geçtiklerini belirterek şöyle devam etti: “Ben ve sporcular hafiften rahatsızlanmaya başlamıştık ama Covid-19 olabileceğimiz aklımıza gelmedi. Hepsi genç, 20 yaşlarında, delikanlı çocuklar. Hatta o maçı da büyük bir farkla kazanmıştık. Diyarbakır’dayken biraz halsizleşmeye, daha doğrusu üşümeye başlamıştım. Malatya’ya geldik, ikinci günü oyuncular idmana çıkamayacak oldu. Hepsi test yaptırdı. Antrenörler dahil, bütün takımın pozitif olduğunu öğrendik. Ardından benim testim de pozitif çıktı.”
Yalınkılıç, kendisini evde karantinaya aldığını anlatarak, ilk 10 gün fazla bir belirti hissetmediğini 10 gün sonra yaptırdığı testin de pozitif çıktığını ifade etti.
Atlatamayacağını düşünmüş
İkinci testinin de pozitif çıkması üzerine tedirgin olduklarını aktaran Yalınkılıç, “Nakil hastası olduğum için ailem, arkadaşlarım, yakınlarım bayağı bir tedirginlik yaşadık. Ben de psikolojik olarak yıprandım. Kendi kendime, ‘Herhalde bu hastalığı atlatamayacağım’ dedim. İştahsızlık başladı” dedi.
Rahatsızken konuşmakta bile güçlük çektiğini aktaran Yalınkılıç, sözlerini şöyle sürdürdü: “22 gün karantinada yalnız yaşadığınız için bazen uyuyamıyorsunuz. Hep kafanızda geçmişi düşünüyorsunuz. Mezarlığa gidersin, mezarlıkta, ‘Bak ölüm var, ben bundan sonra daha iyi olacağım’ dersin. Karantinada da diyorsun ki, ‘Ben bunu yenersem inşallah daha düzgün bir hayat süreceğim.’“
Çocuklarının her gün kendisini görüntülü aramak istediğini, kendisinin de her seferinde, “Acaba bir daha görebilecek miyim” diye düşündüğünü anlatan şöyle devam etti: “En büyük korkum buydu. ‘Acaba torunuma, kızıma, oğluma, arkadaşıma, sevdiklerime bir daha kavuşabilecek miyim’ diyorsun. Bir daha o ortamları yaşayabilecek miyiz? Ya da bir daha voleybol maçına gidebilecek miyiz? Bunlar insanın psikolojisini bozan şeyler ama inançlıyız çok şükür. Covid-19’u yendikten sonraki ilk günü hiç unutamam, torunlarım gelmişti. Özellikle büyük torunum geldiğinde kapıyı açtık, sarılmak istiyor, uzak durmaya çalışıyoruz ama ikimiz de birbirimize doğru da gidip geliyoruz. Allah kimseye göstermesin, insanları sevdiğine bağışlasın.”
Yalınkılıç, vatandaşların maske, mesafe ve temizliğe dikkat etmeleri uyarısında bulundu