Hakkında ‘terör propagandası’ suçlamasıyla fezleke hazırlanan CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, sseçim öncesi vekillere aba altından sopa gösterildiğini söyledi.
CHP’li vekil paylaşımlardan birinde ‘Zeytin Dalı Harekatı’, diğerinde Muğla’da PKK şüphelilerine yapılan çıplak gözaltıları eleştirilmişti.
Ankara başsavcılığı, Tanrıkulu’nın iki Twitter mesajını suçlama konusu yaparak fezleke hazırlamıştı. Tanrıkulu’nun dokunulmazlığı kalkarsa beş yıla kadar hapis istemiyle yargılanabilecek.
‘İfade özgürlüğüne sıfır tolerans’
Fezlekeye Twitter hesabından tepki gösteren Tanrıkulu, işkenceye sonsuz, ifade özgürlüğüne sıfır tolerans olduğunu söyledi.
Fezlekenin seçim öncesi hazırlanmasının iyi olduğunu, çıplak arama olayının yakın tarihini karanlık olayları arasında bulunduğunu dile getiren CHP’li vekil, “Sıradan, silahla-şiddetle işi olmayan Kürt vatandaşlarımızı; ne beni ne hiçbir diğerini, ‘terörist’ diye damgalayıp, keyfi muamele yapamazsınız” diyi konuştu.
‘İnsan hakları çiğnenirse şiddet artar’
“Seçime günler kala milletvekiline fezleke, tüm vekil adaylarına aba altından sopa göstermektir” diyen Tanrıkulu, bunun yargı üzerinden ‘siyaset müteahhitliği’ olduğunu savundu.
Tanrıkulu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Terörle mücadele, sivil vatandaşlarını korumak elbette her devletin hakkıdır ama insan haklarının çiğnendiği ölçüde toplumda her türlü şiddet artar. Buna, Türkiye ve dünya tarihinde defalarca tanık olduk. Bu tarz görüntüler unutulmaz ve ters etki yapar; dost acı söyler. 2017’de çıplak arama, Kürt vatandaşlara yönelik Diyarbakır başta olmak çeşitli yerlerde yaygınlaşan bir durumdu. 2018’e gelindiğinde, çıplak aramaya metropol AVM’lerinde bile rastladık. İnsan hakları bir kültürdür, bir yerde yapılan diğer yere yayılır.”
‘Çetele tutacağınıza sorunu çözün’
CHP’li vekil, insan haklarına dair ihlallerde yetkilileri uyarmanın vekillerin başlıca görev alanı olduğunu anlatarak, “Suç değil, tersine en temel vatandaşlık görevidir” dedi.
Tanrıkulu, “Elalem ne twit atmış diye sabah akşam çetele tutacağınıza, sıkıysa Kürt Sorunu’nu bir daha asla şiddet-terör yaşanmayacak ve masum Kürtlerin hakları çiğnenmeyecek biçimde çözün” diye konuştu.