Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu (YİK) üyesi Bülent Arınç görevinden istifa etti. Yazılı açıklamayla istifa ettiğini duyuran Arınç, ömrü boyu hukukun üstünlüğünü savunduğunun altını çizdi.
Arınç, 19 Kasım’da katıldığı TV programında, Gezi davasında yargılanan işadamı Osman Kavala’nın tutuklu olmasına ‘hayret ettiğini’ belirtmiş, HDP’nin eski lideri Selahattin Demirtaş’ın da tahliye edilebileceğini dile getirmişti.
Erdoğan, Arınç’ın açıklamalarına karşılık şunları söylemişti: “Bizimle asla ilgisi olmayan açıklamalarla reformlar bahane edilerek yeni bir fitne ateşi yakılmak isteniyor. Geçmişte birlikte çalışmış olsak da kimsenin şahsi ifadeleri cumhurbaşkanıyla, hükümetle ilişkili hale getirilemez. (…) Kobani katilleri, Tayyip Erdoğan ve dava arkadaşları tarafından asla savunulamaz (…) Gezi olayının finansörüyle Kavala’larla birlikte olamayız.”
Posta yazarı Murat Çelik, dün, Twitter hesabından, Erdoğan’ın sözleri sonrası görüştüğü Arınç’ın rencide olduğunu söylediğini duyurmuştu. Arınç istifa sinyali vermişti.
Arınç, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Konuşmamın ana ekseni yargıdaki reformdu. ‘Şahıslar üzerinden tartışmayalım’ diye altını çizmeme rağmen evrensel hukuk ve adaletin sorunları üzerine dile getirdiğim görüşlerimin bu isimlerin gölgesinde kaldığından üzüntü duyduğumu belirtmeliyim. Tartışma öyle bir noktaya geldi ki Yasin Börü’nün katilleriyle, 15 Temmuz şehitlerinin katili FETÖ ile yan yana gösterme gafletine kadar gitti. Tüm bu ithamları reddediyorum.”
Arınç YİK üyeliğinden ayrılma talebini Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a ilettiğini ve onun da kabul ettiğini belirterek, “Karşılıklı iyi niyet temennileriyle helalleştik ve görevimden ayrıldım” dedi.
Arınç, reform sürecinde partisi AKP’ye her türlü desteği vereceğini, söylediklerinin şahıslar üzerinde farklı zeminlere çekildiğini, reform çalışmalarının engelleyebileceğine dair kaygılandığı için ayrılık kararı verdiğini ifade etti.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı da Arınç’ın istifasının kabul edildiğini duyurdu.
