Eski genelkurmay başkanı İlker Başbuğ, yeniden görülmeye başlayan ‘Ergenekon’ davasından beraat istenmeyip dosyasının ayrılmasına karar verilmesine isyan etti: “Beni ‘FETÖ’cü hakimler ve savcılar beni sanık yaptı, halen sanığım. Yasallık kazandırıyorsunuz.”
Yargıtay’ın bozma kararının ardından dava 21 Haziran’da Çağlayan adliyesinde yeniden görülmeye başlamıştı.
Mahkeme, Başbuğ’un dosyası ile Danıştay saldırısı dosyasının ayrılmasına karar verilmişti.
Başbuğ isyanda!
Eski genelkurmay başkanı, karara isyan etti.
DHA’ya konuşan Başbuğ, darbe girişiminin ardından Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK) ile Teftiş Kurulu’nun, Ergenekon davasında görev yapmış hakim ve savcıların ‘FETÖ’ üyesi olduklarına dair ortak tespitleri olduğunu söyledi.
Meclis Darbeleri Araştırma Komisyonu raporunda da “Ergenekon davasındaki savcı ve hakimler, belirli bir amacı malum şekilde FETÖ kapsamında planlı ve sistematik bir şekilde yürütülen bir organizasyonun parçası olarak hareket etmişlerdir” dendiğini anlatan Başbuğ, “O halde FETÖ üyesi olan kimselerdir ki bütün raporlar belgeler bunu teyit ediyor. Şimdi siz bunların yaptıkları soruşturmaları iddianameleri yargı kararlarını nasıl kabul edebilirsiniz ki?” diye sordu.
‘Yasallık kazandırıyorsunuz’
Eski genelkurmay başkanı şöyle devam etti: “Bu hakim ve savcılar ‘FETÖ’ üyesidir, bu nedenle bugün baktığımız zaman esas başrolde olanlar yurt dışına kaçmış durumda diğerleri ise tutuklu ve bu suçlamalarla yargılanmaktadırlar. Şimdi bunu anlamakta zorlanıyoruz. ‘FETÖ’ üyesi savcı hakimlerin hazırladığı iddianameler ve kararları siz bugün hala var olarak kabul ederseniz ki dün (önceki gün) verilen ara kararda biraz bu noktayı gösteriyor; o zaman siz diyorsunuz ki ‘Bunların hazırladığı iddianamelere aldığı kararlara da değer veriyoruz.’ Bir noktada bunların bazı şeylerini doğruluyorsunuz. ‘FETÖ’ye üye oldukları aşikar olan bu savcı ve hakimlerin yaptıkları işlere yasallık kandırıyorsunuz, biraz doğruluk veriyorsunuz, neredeyse onları legalize etmeye çalışıyorsunuz ki bundan bir kişi sevinir o da ‘FETÖ’nün başındaki kişidir. Onu sevindirmek midir amacınız? Yani bunu anlamak gerçekten çok zor bir şey. Özetle, sözde ‘Ergenekon Terör Örgütü’ davasına siz normal bir dava gibi bakamazsınız.”
‘Ben neyin sanığıyım?’
Danıştay cinayeti gibi dosyaların ayrılmasının ‘ayrı konu’ olduğunu, kendisinin halen sanık olarak göründüğünü ifade eden Başbuğ, “Şu an ben neyin sanığıyım? Bu insana ağır geliyor. Beni, sanık ‘FETÖ’cü hakimler, savcılar yaptı. Hala, hukuki olarak ‘sanık’ etiketiyle isimlendiriliyorum. Şimdi ben ve arkadaşlarım bu duruma nasıl isyan etmeyecek? Bu gerçekler ortadayken, olması gereken şudur; Danıştay davası gibi dosyalar ayrıldıktan sonra kalan Ergenekon davasındaki bütün arkadaşlarımın hepsinin beraat etmesi gerek. Başka türlü biz buradan çıkamayız” diye konuştu.
’15 Temmuz’dan önceydi…’
Başbuğ, Yargıtay’ın Ergenekon davasına darbe girişiminden önce, 21 Nisan 2016’da baktığını belirterek, “Eğer Yargıtay’ın ilgili dairesi bugün bu dosyaya baksaydı inanıyorum ki bu davada bütün sanıklara beraat kararı verirdi. Bu mahkeme için bunu veremiyor, arkasında başka bir şeyler mi var” dedi.