MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, IŞİD’in ‘başkent’ ilan ettiği Rakka’ya yönelik düzenleneceği konuşulan operasyonla ilgili, “Gerekirse Rakka’ya milli kudret, yıldırım gibi inmelidir” dedi.
Partisinin grup toplantısında konuşan Bahçeli, prensipte anlaşılması durumunda Türkiye’nin Rakka’da doğrudan operasyona girmeyeceğini “Askeri varlığımız olacak ancak taktik destek vereceğiz” sözleriyle anlatan Başbakan Binali Yıldırım’ın sözlerinin meseleye ‘yeni bir boyut’ getirdiğini söyledi.
Bahçeli şöyle devam etti: “Gerekirse Rakka’ya milli kudret yıldırım gibi inmelidir. Mesele Türkiye’nin savunmasıdır. Rusya ve İran’ın izleyeceği politikalar da titizlikle izlenmeli, işbirliği ve diyalog kanalları açık tutulmalıdır. Rusya’nın PYD’ye kucak açması dikkatlerimizden kaçmamaktadır. Moskova’daki bölücülük konfrenansına HDP’den de katılımlar olması bizim için ihanettir. Astana ve Cenevre süreçlerine sekte vurulması konusunda Rusya’nın heves içinde olması bizim için iyi okunmayacaktır.”
‘İdam’a destek
AKP’ye “Top çevirmesin, zamana oynamasın” sözleriyle seslenen MHP lideri, bir kez daha ‘idam çağrısı’ yaptı: “İdamda samimiyse MHP’nin sözü söz, buna kayıtsız şartsız destek verecektir.”
Darbe girişiminin Türkiye için dönüm noktası olduğunu savunan Bahçeli, “Türkiye bu beladan temizlenmelidir. 15 Temmuz depreminin tekrarı mümkündür, beklenmelidir” dedi.
‘CHP yanına aldığı bölücülükle mimlenmiştir’
MHP lideri CHP’ye de yüklendi: “‘Bitli baklanın kör alıcısı olur’ misali, CHP sözcüleri 16 Nisan’ı kara göstermeye çalışmaktadır. Milletten ödleri kopmaktadır. PKK’nın tırmandığı dala salıncak kuran bu zihniyet 1923’ün CHP’si değildir. Ağaca çıkan keçinin dala bakan oğlağı olurmuş. CHP yanına aldığı bölücülükle mimlenmiştir. Ne derse desinler MHP 16 Nisan’da ‘Evet’ diyecektir.”
Ne olmuştu?
Cumhurbaşkanı Erdoğan ilk olarak geçen ekim ayında El Bab’ın ardından YPG’nin elindeki Menbiç ve IŞİD’in başkent ilan ettiği Rakka’ya yöneleceklerini söyleyerek, “Bu adımları atacağımızı (ABD Başkanı Barack) Obama’yla paylaştım” demişti.
Erdoğan, 23 Aralık 2016’da El Bab’ın ‘hallolmak’ üzere olduğunu öne sürmüş, 27 Aralık 2016’da ise El Bab’ın ‘tamamen kuşatıldığını’ savunmuştu.
Erdoğan 27 Ocak’ta 2017’de “El Bab’dan sonra daha derinliğe gitmemek lazım” demişti. Aynı gün Türk Silahlı Kuvvetleri örgütün El Bab’dan çekilmeye hazırlandığını ileri sürmüştü.
9 Şubat’ta Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu Suriye’de yeni hamle sinyali vermiş, El Bab’ın yaklaşık 200 km. güneydoğusundaki Rakka’ya operasyon düzenlemekten bahsetmişti. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın da, El Bab’ın merkezine girildiğini duyurmuştu.
Suriye’de yürütülen harekatta El Bab’dan öteye gidilmeyeceğini söyleyen Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, geçen yılın ekim ayındaki pozisyonuna dönerek, ‘IŞİD başkenti’ Rakka’yı ve YPG’nin elindeki Menbiç’i yeniden ‘menzile almıştı.’
16 Şubat’ta konuşan Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, El Bab’ın tamamen kuşatıldığını, bundan sonraki hedeflerin Menbiç ve Rakka olduğunu söylemişti.
Başbakan Binali Yıldırım, prensipte anlaşılması durumunda Türkiye’nin Rakka’da doğrudan operasyona girmeyeceğini söylemişti: “Askeri varlığımız olacak ancak taktik destek vereceğiz.”
Son olarak konuşan Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Rakka’ya yönelik düzenleneceği konuşulan operasyonunda El Bab’da olduğu gibi yerel unsurlarla koordineli hareket edilmesi gerektiğini belirtmişti.