Faşist itlerin, Alevi kapısına attığı çarpıyı, anadilinde konuşan bir insana saldırısını, memleketi yaşanmaz hale getiren ahlaksız zorbalıklarını görmezden gelmemeli. Eğer bir yurttaş ve eğer tercihleri olan bir insansak.
Geçmiş yıllarda Mülkiye’ye yapılanlar ve TA isimli gazeteci!
TA adlı henüz duayen olmayan kalem, Mülkiye’ye ilişkin iki ‘felaket’ yazı kaleme aldı. Biri Yalçın Karatepe, diğeri ise meslektaşımız Barış Ünlü üzerinden Mülkiye’yi hedef alan iki ‘kısacık’ yazı.
Apolitik milletvekilliği ve yalnızca oy deposu olmayan Kürtler (5)
Bir Kürt seçmen, örneğin CHP ya da çok İyi Parti’ye neden destek versin? Büyük çoğunluğu kamusal kaygı duymayan ve temel hedefleri bir kez daha seçilmek olan insanlara, neden iltifat edilsin?
Yeni liderleri ne yapacaksınız, siz varsınız ya!
Neden eşitlikçi ilişki biçimleri, hiyerarşinin olmadığı ortaklaşa idare gibi çok daha insani yollar varken, bizi peşinden sürükleme hevesiyle yanıp tutuşan yeni bir lidere, liderlere ihtiyacımız olsun?
Mümtaz Soysal, Mümtaz Bey, Mümtaz Abi, Mümtaz, Mümtaz Hoca…
Mümtaz Soysal, yaşamın farklı anlarında olabildiğince tutarlı kalmaya,
ilkelerinden ödün vermemeye çalışmış biri. Pek çoğumuz gibi. Ne haklı kızgınlık uyandıran tek bir yazıdan, ne beğenilmeyen bir konuşmadan, ne de benimsenmeyen bir siyasal tepkiden ibaret.
Medeniyet kaybı yolunda, son sürat…
Yalnızca son birkaç günün dikkat çekici başlıklar. Hepsi nasıl bir kayıp yaşadığımızın, ne halde olduğumuzun örnekleri.
Taşlıtarla’da mahallenin Kürtleri yolda yürürken, tark-turk diye… (4)
Aslı Erdoğan’a yönelik tepkiler üzerine bir ‘ara’ yazı…
KHK’lının şehit düşmesi ve utanmazlık üzerine…
Evet, utanmazlık üzerine. Utanmazlar üzerine. Utanmayacaklar üzerine. Sünepelik üzerine. Görmezden gelme üzerine. Korkaklık üzerine. Riyakârlık üzerine. Kalın kafalılık üzerine. Aptallık üzerine. Arsızlık üzerine. Sahtekârlık üzerine…
Kürt’ün ‘annesine’ mi, ‘diline’ mi karşısınız? (3)
Hatırlarsınız, hastanede Kürtçe konuştuğu için saldırıya uğrayan yaşlıca bir erkek vardı. İşte o saldırıya ilişkin dosya kapatılmış. Sürpriz değil kuşkusuz. Yine hatırlarsınız, daha geçen hafta gencecik bir muavin Kürtçe konuştuğu için bıçaklandı ve yaşamını yitirdi. Başka vakalar da vardır, duymadığım, haberdar olmadığım…
Ermeni dölüyüm, Yahudi tohumuyum, Kürt çocuğuyum, etek giyiyorum…
Kamusal alanda Tolstoy okumaya kalkanların başı derde girer mi bilemiyorum, ancak ‘savaş’ ve ‘barış’ sözcüklerinin aynı anda ‘sakıncalı’ kabul edildiği bir dönemden geçiyoruz. ‘İlginç’ diyemem, çünkü daha önce de benzeri yaşanan deneyimlerden biri bu. Sürpriz değil. Zaten ‘sürpriz’, Türkiye için uygun bir sözcük sayılmaz. Herkes olması gereken yerde, olması gerekenin yanında ve söylemesi gerekenleri, kendisinden beklenenleri dile getiriyor.
- « Önceki Sayfa
- 1
- …
- 33
- 34
- 35
- 36
- 37
- …
- 71
- Sonraki Sayfa »