New York’ta görülen ‘Atilla’ya karşı ABD davası’nın 15’inci gününde tek tutuklu sanık Hakan Atilla bir kez daha hakim karşısında.
BBC Türkçe’nin aktardığına göre Atilla’nın avukatı Cathy Fleming, müvekkiline Rıza Sarraf’la olan ilişkisini sordu.
Atilla, avukatına “Onunla hiçbir zaman yemek yemedim, çay ya da kahve de içmedim” dedi. Avukat daha sonra “Ondan hoşlanır mıydın?” diye sordu.
Halkbank yöneticisi şu yanıtı verdi: “Sevdiğimi söyleyemem, ancak bir insana bu sebepten yaklaşamam. Çünkü o bir banka müşterisiydi.”
‘Üniversite için’
Atilla, dönemin banka genel müdürü Süleyman Aslan’la da ilişkisi soruldu.
Atilla’nın anlatımına göre, tutuklanıp serbest bırakıldıktan sonra Aslan, Sarraf’tan aldığı ödemelerin ‘üniversite için yardım amaçlı’ olduğunu söyledi.
Genel müdürün ailesini ‘Türkiye’de gelenek olduğu için’ tahliye sonrası ziyaret ettiğini anlatan Atilla, Aslan’ın Sarraf’la bağlantısına dair fikri olmadığını kaydetti: “Bizim farklı hayat görüşlerimiz vardı.”
Atilla, eski ekonomi bakanı Zafer Çağlayan’la ikili bir ilişkilerinin olmadığını, bankanın sosyal etkinliklerinde bir araya geldiklerini söyledi.
‘ABD’den uyarı gelmedi’
Avukat, Atilla’ya ABD’den Sarraf’la iş yapmamaları konusunda kendilerine bir uyarı gelip gelmediği sorusuna “Hayır gelmedi” yanıtını verdi.
Atilla şunları anlattı: “Böyle bir uyarı olmadı. Hatta 2012 yılında altın ihracatı zirve yaptığında Amerikan Hazine Bakanlığı’nın bundan haberi vardı. Onlar, onun (Sarraf) ismini yaptırım listesine ekleme gibi bir kararları olmadığını söylediler.“
İki gelir kaynağı
Atilla, bir Hint petrol şirketlerinin İran’a avro ödemelerinde Halkbank’ı kullanmak istediklerini kaydetti.
Avukat Fleming’in sorusu üzerine Atilla bu işlemlerden Halbank’ın nasıl para kazandığına dair “Bu petrol şirketleri komisyon ödüyor… Çünkü Türk petrol şirketleri de komisyon ödüyor. Bu birinci seçenek” dedi.
Atilla, Halkbank’ta tutulan paraların uygun maliyetli bir fon kaynağı olarak da kullanıldığını aktardı.
‘Yasal boşluğu araştırmadım’
Halbank yönetcisi, “Düzenlemelerde yasal bir boşluk bulup bunu Süleyman Aslan’la görüştünüz mü?” sorusunu da şöyle yanıtladı: “Yasal boşluk bulmak için özel bir inceleme yapmadım. Sadece düzenlemelerde ne deniyorsa onu uyguladık.”
Atilla, avukatın Halkbank üzerinden altın ticaretinin nasıl yapıldığını bilip bilmediğini sorması üzerine de bunu kabaca bildiğini kaydetti: “İranlı alıcı, İran’daki banka üzerinden talimat gönderiyor, ilgili taraf da talimatları Halkbank’a iletiyor.”
Atilla daha sonra prosedürle ilgili bilgi verdi.
‘Sahte gıda ticaretini konuşmadı’
Fleming, Atilla’ya Sarraf’la sahte gıda ticareti konusunu hiç konuşup konuşmadığını sordu.
Halbank yöneticisi “(Barcelona seyahatinden) Döndüğümden sonra da, başka herhangi bir zamanda da Sarraf’la böyle bir konuşmamız olmadı” dedi.
Bharara duruşma salonunda
Hürriyet’ten Razi Canikligil’in haberine göre Sarraf hakkında iddianameyi hazırlayan eski New York Güney Bölgesi Başsavcısı Preet Bharara, Atilla ifadesine devam ederken duruşma salonuna girdi.
Bharara, yalnızca duruşmayı izlemek için geldiğini söyledi.
Öğle yemeği arasında yargıç Richard Berman salonu boşaltırken, savcı yardımcılarıyla sohbet eden Bharara salonun boşaltılmasının ardından Berman ve savcılık ekibiyle toplantı yaptı.
Avukatlardan hamle
Öte yandan duruşmayı izleyen gazeteci Benjamin Weiser, Atilla’nın avukatlarının 15 Eylül 2016’da Sarraf’la amcası arasında geçtiğini söyledikleri bir telefon görüşmesini mahkemeye sunduklarını bildirdi.
Görüşmede Sarraf amcasına şöyle diyor: “Burada hukukun üstünlüğü diye bir şey yok. Burada yapmadığın bir şeyi itiraf etmelisin. Burada işler böyle yürüyor. Bu ülke böyle. Bak, yapmadığın bir şeyi yaptığını söylemelisin. Suçunu kabul ettikten sonra özgürsün. Olay bu, özgür kalmak. Olanları yutacaksın.”
Atilla’nın avukatları çapraz sorgu sırasında, Sarraf’ın bu sözleri sarf ettiğini reddetmesine atıf yaparak “Bu açıklamaları onun daha iyi bir anlaşma için yalan söylemeye hazır olduğunu ortaya koymaktadır” dedi.
İlk gün
Atilla’nın cuma günkü ilk ifadesinde öne çıkan sözleri şunlardı: “Sistemin ‘mimarı’ değilim.”, (eski polis Hüseyin Korkmaz’ın ifadesinde ‘Sarraf’ın Halkbank’a girip çıkarken görüntülendiğini’ söylemesinin sorulması üzerine): “O tarihte Barcelona uçağındaydım.”, “Sarraf’tan asla rüşvet almadım.”