Almanya, Türrkiye’nin, Gülen Cemaati’nin, darbe girişimindeki rolüne ilişkin belge ve kanıt sunmadığını bildirdi.
Deutsche Welle Türkçe’den Değer Akal’ın haberine göre Sol Parti’nin 15 Temmuz darbe girişimi ve Gülen Cemaati’nin bugünkü durumu hakkında 7 Haziran’da verdiği soru önergesi, hükümet adına Dışişleri Bakanlığı tarafından yanıtlandı.
Yanıtta, Türk tarafının defaatle Gülen Cemaati’nin darbe girişimindeki rolüyle ilgili söylemini tekrarlayıp Alman güvenlik makamlarının harekete geçmesini talep ettiği, ancak Türk makamları tarafından, Federal Kriminal Dairesi’ne, darbe girişiminde Gülen Cemaati’nin somut olarak rolünü, sorumluluğunu ortaya koyan ya da Alman hukuk kriterleri çerçevesinde bunu ispatlayacak belge veya kanıtlar iletilmediği belirtildi.
Hükümet, Gülen Cemaati’nin önde gelen isimleri, eski savcılar Zekeriya Öz ve Celal Kara ve darbe girişiminin şüphelilerinden Adil Öksüz’ün Almanya’da olup olmadığı ya da iltica talebinde bulunup bulunmadığına dair soruya ise şu yanıtı verdi: “Tutuklama ve iade talepleri gibi konularda ilkesel olarak bilgi verilmemektedir. Uluslararası mevzuatla düzenlenen adli yardımlaşmada gizlilik ilkesi önemlidir. Güven ilişkisinin korunması gerekir.”
‘Alman hükümeti Gülencileri, Erdoğan diktatörlüğüne alternatif görüyor’
Soru önergesini veren Sol Parti milletvekili Ulla Jelpke, Alman hükümetini Gülen’e arka çıkmakla suçlarken, resmi kurum ve kuruluşlarla Gülen Cemaati arasında işbirliği olup olmadığını da öğrenmek istedi.
Alman hükümetiyse bu soruya ‘istihbarat teşkilatlarının faaliyetlerinin etkilenebileceği’ gerekçesini öne sürerek yanıt vermedi: “Talep edilen bilgilerin açık edilmesi, federal istihbarat örgütlerinin üst düzeyde korunması gerekli somut istihbarat bağlantılarının açığa çıkması ve somut yöntemlerin ifşa olması tehlikesine yol açabilecek niteliktedir. Bunun sonucunda hem devlet hem de devlet niteliği taşımayan aktörler federal istihbarat teşkilatlarının yöntem ve kabiliyetleri hakkında çıkarsamalara ulaşabilir. Bu da istihbarat toplamada ağır hasara yol açılabileceği anlamına gelir, teşkilatların yasalarca öngörülen görevlerini uygun bir şekilde yapamamasına sebebiyet verebilir.”
Hükümet kanadının verdiği yanıtlardan tatmin olmayan Sol Parti şu açıklamayı yaptı: “Görünen o ki, Gülen ile salt istihbarat teşkilatları düzeyinde işbirliği yapılıyor. Alman istihbarat teşkilatlarının Gülen tarikatıyla ne iş çevirdiği sorgulanmalı. Belli ki Alman hükümeti bu grubu, Erdoğan diktatörlüğüne bir alternatif olarak sıcak tutmaya çalışıyor. Bu büyük bir hata: Gülen de tıpkı Erdoğan gibi insan onurunu hiçe sayıyor ve otoriter.”