Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, son haftalarda gündemden düşmeyen ‘başkanlık sistemi’ ile ilgili tasarıda ‘tam başkanlık’ modeli önereceklerini söyledi.
A Haber yayınına konuşan Canikli, ‘başkanlık sistemi’nde dengeyi gözeteceklerini savunarak, “Tam başkanlık modelini önereceğiz. Ara modeller gündemde değil. Müthiş bir denge olacak” dedi.
Metnin yazılmasının ardından ‘başkanlık sistemi’ tartışmasını başlatan MHP ile görüşeceklerini belirten Canikli, “Yasama, yürütme ve yargıda denge olacak. 3-4 madde ile tam başkanlık sistemine geçiş olamaz. Daha kapsamlı bir çalışma olabilir” diye konuştu.
‘İdam konusunda yoğun bir talep var’
Başbakan yardımcısı, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından düzenlenen ‘demokrasi nöbetleri’ndeki idam sloganlarıyla gündeme gelen tartışmaları da, “İdam konusunda gittiğimiz her yerde vatandaşın yoğun bir talebi var. Vatandaş istiyorsa, siyasilerin buna kulak vermesi lazım” diye yorumladı.
‘Tezcan’a saldırının nedeni kaos yaratmak’
Canikli, Meclis Anayasa Komisyonu üyesi CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan’ın, Aydın’da bir restoranda silahlı saldırıya uğramasıyla ilgili de şunları söyledi: “Bülent Tezcan’a saldırıyı kınıyorum. Saldırının arkasında ne olduğu, kim olduğu en kısa sürede aydınlanacaktır. Kimsenin kuşkusu olmasın. Tüm arka planı açığa kavuşacak. Terör örgütlerinin siyasileri hedef almasının nedeni kaos yaratmak. Bunu başaramayacaklar.”
Tartışma nasıl başladı, kim ne dedi?
Bahçeli, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın makamının ‘tarafsızlığına gölge düşürdüğünü’ savunmuş, ilk tercihinin Erdoğan’ın yasal sınırlara çekilmesi olduğunu söylemişti. Bahçeli, bunun olmaması halinde başkanlık sisteminin Meclis’te oylamaya sunulmasını, yeterli sayıya ulaşılmazsa da referanduma götürülmesini istemişti.
Bahçeli’nin açıklamalarının ‘umut verici’ olduğunu söyleyen Yıldırım, parlamenter sistemin Türkiye’nin sorunlarına çare olmadığını söyleyerek, ‘başkanlık sistemi’ni içeren anayasa teklifini en kısa sürede Meclis’e getireceklerini ve sonuç ne olursa olsun referanduma gidileceğini açıklamıştı.
Bunun üzerine MHP’den peş peşe ‘düzeltme’ gelmiş, Bahçeli’nin sözlerinin ‘başkanlık sistemine destek’ olarak yorumlanamayacağı, MHP’nin parlamenter rejimin devamından yana olduğu vurgulanmıştı.
CHP ise ‘başkanlık’ tartışmasında AKP ile MHP arasında ‘gizli pazarlığı’ işaret ederek, “Ne böyle tartışma içinde oluruz ne de böyle bir sistemin Türkiye’de yer almasına izin veririz. Partili cumhurbaşkanlığı konusundaki tavrımız da aynı” demişti.
Yine ‘AKP-MHP ortaklığı’na dikkat çeken HDP de şu anda en önemli olanın CHP’nin alacağı pozisyon olduğunu açıklamıştı.
İktidar temsilcileri de MHP’nin ‘düzeltme’lerini duymazdan gelmiş, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, AKP ve MHP’nin anlaşması halinde 2017 yılının başında referandum yapılabileceğini söylemiş, Anayasa Komisyonu Başkanı Mustafa Şentop da referandumun 2017 baharında yapılabileceğini belirtmişti.
Tartışmaya kayıtsız kalamayan Erdoğan da partilere referandum çağrısı yaparak, “Milletim bu işe ‘Evet’ diyorsa adım atalım. İstiyorum ki patinaj yapmayalım, hızla yola devam edelim” demişti.
AKP’li Hayati Yazıcı, ‘başkanlık sistemi’yle ilgili teklifin ocak ayında Meclis’e gelebileceğini, nisan ayında da referanduma gidilebileceğini söylemişti.
Son olarak CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal, “Sistem kaçınılmaz noktaya gelince bunu değerlendirmek gerekir diye bakıyorum. Bu kadar sıkıntıyı yaşadığımız bir dönemin şartları içinde değerlendirmemiz gerekir başkanlık sistemini” demiş; ardından bir düzeltme yayımlayarak “CHP, başkanlık sistemine sonuna kadar direnmelidir ve direnecektir” ifadelerini kullanmıştı.
Meclis aritmetiği
Parlamentoda oy kullanma yeterliliğine sahip 316 milletvekili bulunan AKP’nin, olası bir anayasa değişikliğini tek başına referanduma taşıyabilmesi için gereken 330 rakamına ulaşabilmekte en az 14 sandalyeye daha ihtiyacı bulunuyor.
MHP’nin Meclis’te 40 sandalyesi mevcut.