Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın başbakanlığı döneminde, ‘demokrasi ve özgürlük adası haline getirmek istediklerini’ açıkladığı Sivriada ve Yassıada’ya planlanan inşaatlar için kepçe vurulmasının ardından, inşaatın yasadışı olduğu bir kez daha belirtildi.
Devam eden hukuki sürece rağmen seçim öncesi apar topar bir şekilde inşaatın başladığı vurgulanan açıklamada, inşaat sırasında Bizans döneminden kalma kilise, zindan ve prens mezarlarının dozerlerle tahrip edildiği hatırlatıldı.
Açıklamada şöyle denildi:
* Sivriada ve Yassıada hakkında Adalar halkının takipçisi olduğu davalar ve hukuki süreç devam etmesine rağmen içine Yassıada ve Sivriada’da başlatılan inşaat süreci yasadışıdır,
* Yassıada ve Sivriada’nın imara açılmasının doğal ve kültürel yaşam için geri dönülmesi mümkün olmayan sonuçları olduğu mahkemelere sunulan çeşitli bilirkişi raporlarıyla gösterilmesine ragmen, bilirkişi raporlarını ve uzman görüşlerini yoksayan bu inşaat süreci bir doğal hayat ve kültür katliamıdır,
* Yassıada ve Sivriada’nın kültürel ve arkeolojik varlıkları için hiç bir koruma planı yapılmadan imar ve turizme açılması, adalarda delici ve vinçlerle çalışma yapılması bu adaların Bizans, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerinden bugüne uzanan tarihi varlıklarının yokedilmesi demektir. İstanbul 5 numaralı KVKBK iki adadaki inşai faaliyetler sırasında 8.5.2014 tarih ve 154 sayılı kararıyla müze müdürlüğü denetimini şart koşmuş olmasına rağmen inşaat hiç bir denetim olmadan devam etmektedir,
* Verilen inşaat ruhsatları ve turizm yetki belgeleri yasal ve teknik açıdan usulsüzlük, yolsuzluk ve suç unsurlarıyla doludur. Bu nedenle defalarca talep edilmesine rağmen inşaat ruhsatları tarafımıza verilmemekte, her tür düzenleme ve belge gizlenmeye çalışılmaktadır.