• 9 SORUDA
  • DİKEN ÖZEL
  • GÜNÜN 11’i
  • DİKENLİK
  • AKŞAM POSTASI
  • VPN HABER
  • ENGLISH

Diken

Yaramazlara biraz batar!

  • VİTRİN
  • AKTÜEL
  • ANALİZ
  • DÜNYA
  • MEDYA
  • KEYİF
  • AGORA
  • SANAT
  • GÜNÜN ESERİ

25’nci yılında kült bir film; Léon: The Professional

11/10/2019 19:28

H. AYHAN TİNİN

Sanat da var / Sinema

[email protected]

Bir insanın yaşamına son vermek mi büyük suçtu yoksa bir insanın yaşamına son vermesine neden olmak mı?

Daha ‘Derinlik Sarhoşluğu‘ndan kurtulamamıştım.

Reklam

Luc Besson, benim için özel bir yönetmen olup çıkmıştı.

Ancak 1994 yılının sonunda tamamlanan bir film, daha fazlasını vadediyordu. Leon: The Professionel!

Filmi önce sinemada, sonra sinema tutkunu bir arkadaşımın evinde farklı gruplarla birkaç kez üst üste seyretme şansım oldu.

Reklam

Neydi bu filme beni bağlayan? Luc Besson kamerası sokaklarda değil, insan ruhunun derinliklerinde dolaşıyordu…

Suç ve masumiyet…

Şeytan ve melek…

Bir insanın yaşamına son vermek mi büyük suçtu yoksa bir insanın yaşamına son vermesine neden olmak mı?

Leon insanların yaşamına son vermenin aracı olurken, Mathilda; Leon’un yaşamına son vermesinin nedeni oluyordu.

O halde filmin hikayesini, profesyonel bir katil ile 12 yaşındaki masum bir kızın dostluğu diye anlatmak mümkün müydü?

Luc Besson’un da böyle bir derdi yoktu zaten!

O, Tolstoy gibi bir roman yazmış. Ancak kelimelerini kaybetmiş, fakat anları kamerasına kaydetmiş bir yazardı. 

Tıpkı Tolstoy’un cümleleri gibi;

“Belki de anlattıklarım, her ruhun derinlerinde uyuklayan ve açığa vurulmaması gereken şu kötü gerçeklerdendir. Çünkü bunlar sadece zarar verirler, şarabı bozmaması için nasıl fıçının dibindeki tortu şaraba karıştırılmazsa bunlara da dokunulmamalıdır. Ama sakınacağımız kötülük nerede? Benzemeye çalışacağımız güzellik nerede? Kim alçak ve kim kahraman? Her şey iyi ve her şey kötüdür.”

Luc Besson açığa vurulmaması gerekenleri gün ışığına çıkarmış, kiralık bir katilden sevilesi bir kahraman yaratmıştı; Leon: The Professionel!

İtalyan göçmeni bir tetikçi. Arkasında bir kadın hikayesi olan hayatını bırakmış, Amerikanın gökdelenlerinin arasındaki bir İtalyan mahallesinden ‘iş’ alarak yuvarlak siyah gözlüklerinin arkasında bir hayat sürdürmektedir.

Sade, göze batmayan, dikkat edilmeyen bir hayat…

Dostoyevski der ki:

“Bazen hayatta öyle karşılaşmalar olur ki, hem de hiç tanımadığımız insanlarla, bir tek sözcük bile konuşmadan, birdenbire, tek bir bakışla ilgilenmeye başlayıveririz.”

Leon ile Mathilda’nın karşılaşması da böyle bir karşılaşmadır.

Bu karşılaşmanın ardından kısa bir süre sonra Mathilda’nın bütün ailesi öldürülür. 

Ve Mathilda buna üzülmeyen oniki yaşında bir çocuktur. Yalnızca küçük erkek kardeşi dışında… Filmin tek masumu!

Mathilda intikam almak için öldürmeyi öğrenmek ister. Leon kendine bir amaç bulabilmek için ‘kök salmak’. 

İkisi de istedikleri hiçbir şeye sahip olamazlar, sahip olmak istedikleri tek şeyi ise kaybederler; birbirlerini.

Masum hayatlar da sürmek mümkündü. Ancak Tolstoy’un dediği gibi “Mutluluklar sıradan ve birbirine benzer, mutsuzluklar kendine özgü” ve yazılmaya değerdi.

Suç ile masumiyet arasına dağılmış iki insanın hikayesi…

Luc Besson’un bu filmdeki kahramanları 25 yıldan bu yana, izleyenleri insan ruhunun karanlık kuytularında gezdirmeye devam ediyor.

Leon rutinine ve doğasına ihanet ettiğinde İtalyan dostu uyarıyor “Değişiklik iyi değildir Leon!”.

Mathilda kendi cinsinin her yaşta yaptığı gibi ‘küçük bir değişiklik’ istiyor Leon’dan ‘beni de yanına al’…

Sonu mutlu olmayan bir masal izletiyor bize ‘The Professional‘…

Hiçbir Mathilda’nın zayıf kolları, hiçbir Leon’u kurtarmaya yetmiyor!

Filed Under: Sanat

SON HABERLER

‘Benim için de bir rüya gerçek oluyor’ diyen Mesut Özil İstanbul’da

Fenerbahçe’nin prensipte anlaştığı futbolcu Mesut Özil, eşi Amine Gülşe ve kızı Eda’yla İstanbul’a geldi.

İstanbul Metro şirketine 2012’de helikopter alınmış

İstanbul Belediyesi şirketi Metro A.Ş.’nin 2012’de Sikorsky model helikopter aldığı ortaya çıktı.

Ahlat’taki köşk için 125 milyon lira yetmedi, 99 milyon lira daha harcanacak

25 Ağustos 2020 tarihinde açılan Bitlis’in Ahlat ilçesindeki cumhurbaşkanlığı köşkü için 99 milyon lira daha harcanacak. Van Gölü kıyısındaki köşk için bugüne kadar 125 milyon lira harcandı.

Ekonomist Yeşilada: Yönetim dolar/TL’de ideal kur olarak 7.30-40 arasını benimsedi

Dolar/TL, geçen hafta boyunca her iki yönlü sert dalgalandıktan sonra Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın faiz eleştirileriyle haftayı 7.5 seviyelerinde tamamladı.

İstanbul’dan kar manzaraları: Trafikte yoğunluk yüzde 74, sokaklar buz pisti

İstanbul’da kar yağışının etkisiyle trafik yoğunluğu yüzde 74’e çıktı. Buzlanan ara sokaklarda sürücüler ve yayalar zor anlar yaşadı.

No.16 (Red, Brown, Black) – Rothko
Ne izlesek: Altı film önerisi

DİKEN’İ TAKİP EDİN

Osman Kavala 1175 gündür tutuklu

AGORA

Türklüğü benimsemeyen Ermeni’ye de mi ‘Türk’ denecek!

Murat Sevinç

Yeniden AB ve reform: Gerçek(çi) olabilir mi?

İhsan Dağı

Türk mutfağı dünyada başarı yakalayabilir mi?

Mehmet Aksel

GÜNÜN 11’İ

Mustafa Karaalioğlu: Eşyanın tabiatına aykırı el sıkışmalarla netice değişmez

Şebnem Korur Financı: ‘Nasıl, hangi bilimsel kurul, hangi verileri değerlendirdi’ sorularının yanıtı yok

Uğur Meleke: Kimsenin kimseye alan bırakmadığı bir çarpışma futbolu vardı Dolmabahçe’de

Nagehan Alçı: Okulların en kısa sürede açılması hedefleniyorsa bu sıralamada bir çelişki yok mu?

Erman Özgür: Sergen Yalçın demek derbi demek

Timur Soykan: 2023 hedefinde 1990’lara ulaşan AKP ve ortağı, 1980 öncesine doğru hızla gidiyor

Didem Özel Tümer: Laschet’in katılması Türkiye açısından kolaylaştırıcı etki oluşturabilir

Osman Müftüoğlu: Gerekli tedbirleri almazsak çöküntü daha da büyüyecek

Sinan Meydan: 83 yıl önce Çin’e aşı gönderen bir Türkiye vardı

Barış Terkoğlu: Adnan Oktar’ın örgütünün siyasi ayağı var mı?

Alaattin Aktaş: Faiz artırılmalı diyen kesim Türkiye’den çıkmaya hazırlık yapanlardır

Çevrimiçi, yerçekimsiz Gogol

İstanbul Havalimanı’nda bir dakika sanat…

Üç ‘Rebecca’

Şakir Eczacıbaşı’nın fotoğraf sergisinden 10 ‘seçilmiş an’

Bilinmeyen bir cisim yaklaşıyor!

Covid-19 nedeniyle ‘uçmaktan korkup’ üç ay havalimanında kaldı; tutuklandı

‘Koca bebek Trump’, Londra Müzesi koleksiyonunun parçası oldu

Antalya’da, Akdeniz foku ölü bulundu: Otopsi yapılacak

Tekerlekli iskemleyle 250 metreye tırmandı: 5 milyon liralık bağış topladı

  • VİTRİN
  • AKTÜEL
  • ANALİZ
  • DÜNYA
  • MEDYA
  • KEYİF
  • AGORA
  • SANAT
  • GÜNÜN ESERİ
  • AGORA
  • DİKEN’E TAKILANLAR
  • BİRİNCİ SAYFALAR
  • GÜNÜN 11’i
  • AKŞAM POSTASI
  • BU GAZETE…
  • DİKEN 5 YAŞINDA
  • KÜNYE
  • İLETİŞİM
  • Email
  • Facebook
  • Google+
  • Pinterest
  • RSS
  • Twitter
  • Vimeo
  • YouTube

"Genç gazeteci arkadaşlarıma! Bu meslek yorucu bir meslektir. Ama, insan büyük bir zevkle çalışır. Kalemine daima efendi kal, uşak olmamaya gayret et. Mecbur kalırsan kır, sakın satma." Sedat Simavi