Türkiye’nin sadece iç politikası değil dış politikası da yıllardır, dinci hatta mezhepçi bir bakış açısıyla yönetiliyor.
Dünya nüfusunun yüzde 78’inin, 5.6 milyar insanın kabul etmediği bir inanç sistematiğinin, çocuklarımızın eğitim sisteminin göbeğine yerleştirilmesi ve her toplumsal konuda, Diyanet’ten, din adamlarından fetva, görüş alınma alışkanlığının geri getirilmesi, gelecekte yıkıcı sonuçları olabilecek büyük bir politik hatadır.
Diyanet’in son zamanlarda verdiği fetvalar, abuk açıklamalar da cabası.
Bu baskıcı politikaların, Allah’tan ve Peygamberinden aldığımız büyük manevi gücün temelini de sarsacağını unutmamalıyız. Bu durum geri çevrilmezse; Atatürk’ün kurduğu güzelim Cumhuriyetimizin, Ilımlı İslam fantezisinden Radikal İslam’a savrulacağını öngörmek için falcı olmaya gerek yoktur…